Ortaokul öğrencilerinin matematiğe yönelik tutumlarının incelenmesi


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Marmara Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2019

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: NESLİHAN CITDIR

Danışman: Levent Deniz

Özet:

Bu araştırmanın amacı ortaokul öğrencilerinin matematiğe yönelik tutumlarının incelenmesidir. Bu kapsamda ortaokul öğrencilerinin matematiğe yönelik tutumları incelenmiş ve tutumlarının çeşitli değişkenlere göre (cinsiyet, sınıf seviyesi, okul türü, algılanan ekonomik durum, okul dışında matematik takviye ders alma durumu, okul kurs/etütüne katılma durumu, matematik başarı ortalaması, genel başarı ortalaması, algılanan matematik başarısı, ailenin matematik başarı beklentisi, matematik öğretmenini sevme düzeyi, anne eğitim seviyesi, baba eğitim seviyesi) farklılaşma durumları sorgulanmıştır. Araştırma genel tarama modeli kapsamında ilişkisel tarama modeline dayalı olarak yapılmıştır. Araştırmanın evrenini İstanbul'daki ortaokul öğrencileri, örneklemini ise 2018-2019 eğitim öğretim yılında İstanbul ilinin altı farklı ilçesindeki birer ortaokul, özel ortaokul ve imam hatip ortaokulunda öğrenim gören 1080 öğrenci oluşturmaktadır. Öğrencilerin matematiğe yönelik tutumları Önal (2013) tarafından geliştirilmiş olan 22 maddelik Matematiğe Yönelik Tutum Ölçeği (MTÖ) kullanılarak belirlenmiştir. Araştırmanın verileri SPSS 15.0 programı aracılığıyla betimsel modelde ve karşılaştırma testleri yapılarak çözümlenmiştir. Öncelikle verilerin normal dağılımı sınanmış ve normal dağılım elde edilemediğinden dolayı verilerin çözümlenmesinde parametrik olmayan teknikler kullanılmıştır. Elde edilen verilerin çözümlenmesinde, tanımlayıcı istatistiksel metotlar (yüzde, ortalama, standart sapma); ikili grupların karşılaştırılmasında (cinsiyet, okuldaki kurs/etütlere katılma durumu) non-parametrik testlerden ilişkisiz ölçümler için Mann-Whitney-U testi; üç ve daha fazla grubun karşılaştırılmasında (sınıf seviyesi, okul türü, algılanan gelir düzeyi, anne eğitim durumu, baba eğitim durumu, matematik başarı düzeyi, genel başarı düzeyi, algılanan başarı düzeyi, ailenin algılanan başarı beklenti düzeyi, matematik öğretmenini sevme düzeyi) Kruskall Wallis-H Testi ve bu test sonucunda gruplar arasında fark bulunduğunda, farklılıkların kaynağını belirlemek üzere Mann-Whitney U testi sonuçlarına yer verilmiştir. Araştırmadan elde edilen belli başlı sonuçlar şu şekildedir: Ortaokul öğrencilerinin matematiğe yönelik tutumları yüksektir. Kız öğrencilerin matematiğe çalışmaya yönelik çalışmalarının ve matematiğe yönelik kaygılarının erkek öğrencilere göre daha fazla olduğu söylenebilir. Sınıf seviyesi yükseldikçe öğrencilerin ilgi, çalışma, gereklilik ve genel tutumlarının azaldığı; kaygılarının arttığı görülmüştür. Özel ortaokul öğrencilerinin imam hatip ortaokulu öğrencilerine göre çalışma, gereklilik ve genel tutumları daha olumlu; diğer ortaokul türlerine göre, özel ortaokul öğrencileri daha az kaygılı ve ortaokul öğrencileri imam hatip ortaokulu öğrencilerine göre matematiğe daha ilgilidir. Gelir seviyelerinin yüksek olduğunu düşünen öğrencilerin matematiğe yönelik genel tutumlarının daha yüksek, kaygılarının daha düşük olduğu söylenebilir. Okul dışında matematik takviye dersi alan ve almayan öğrencilerin tutumları arasında fark bulunmamıştır. Okul kurs/etütüne katılan öğrencilerin katılmayanlara göre ve matematik dersi ortalaması ile genel başarı ortalaması yüksek olan öğrencilerin matematiğe yönelik ilgi, çalışma, gereklilik ve genel tutumlarının daha yüksek; kaygılarının daha düşük olduğu görülmüştür. Algıladıkları matematik başarıları ile ailelerinin kendilerinden bekledikleri matematik başarısının yüksek olduğunu düşünen ve matematik öğretmenlerini sevenlerin öğrencilerin matematiğe yönelik ilgi, çalışma, gereklilik ve genel tutumlarının daha yüksek olduğu ve kaygılarının daha düşük olduğu söylenebilir. Anne ve baba eğitim durumu değişkenlerinde eğitim durumu yüksek olan anne babaların çocuklarının matematiğe yönelik ilgi, çalışma, gereklilik ve genel tutumlarının daha yüksek; kaygılarının daha düşük olduğu söylenebilir.