Suriyeli çocuklarla çalışan psikolojik danışmanların, kişilik özellikleri ve öz yeterlik algılarının psikolojik sağlamlıkları üzerindeki etkisi


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Marmara Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2019

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: YAKUP ÖZKAPU

Danışman: Durmuş Ümmet

Özet:

Bu araştırmada Suriyeli çocuklarla çalışan psikolojik danışmanların kişilik özellikleri ve öz yeterlik algılarının, psikolojik sağlamlıkları üzerindeki etkilerinin incelenmesi amaç edinilmiştir. Ayrıca psikolojik danışmanların psikolojik sağlamlıklarının çeşitli sosyo-demografik özelliklerine (cinsiyet, yaş, kardeş sayısı, doğum sırası, ekonomik düzey, çalışılan okul türü) göre farklılaşıp farklılaşmadığı alt amaçları oluşturmuştur. Araştırmanın örneklem grubu, Geçici Eğitim Merkezlerinde, çeşitli devlet okullarında ve çadır kentlerde Suriyeli çocuklarla çalışan 194’ü kadın, 81’i erkek toplamda 275 psikolojik danışman oluşturmaktadır. Araştırmanın amacına yönelik verilerin toplanmasında, Gosling, Rentfrow ve Swann Jr. (2003) tarafından geliştirilen ve Atak (2013) tarafından Türkçe’ye uyarlanan On-Maddeli Kişilik Ölçeği, Friborg ve arkadaşları (2003) tarafından geliştirilen ve Basım ve Çetin (2011) tarafından Türkçeye çevrilen Yetişkinler için Psikolojik Dayanıklılık Ölçeği ve son olarak Sherer ve arkadaşları (1982) tarafından geliştirilip Yıldırım ve İlhan (2010) tarafından Türkçe’ye çevrilen Genel Öz Yeterlik Ölçeği kullanılmıştır. Bununla birlikte araştırmaya katılan psikolojik danışmanların cinsiyet, yaş, ekonomik gelir düzeyi, kardeş sayısı, doğum sırası ve çalışmakta oldukları okul türlerine yönelik bilgileri toplamak amacıyla, araştırmacı tarafından hazırlanan kişisel bilgi formu da araştırma kapsamında kullanılmıştır. Araştırma kapsamında elde edilen bulgular incelendiğinde; Araştırmaya katılan psikolojik danışmanların genel öz yeterlik ölçeği yılmama alt boyutu ile psikolojik sağlamlık ölçeği aile uyumu alt boyutu hariç, genel öz yeterlik ölçeği toplam ve tüm alt boyut (başlama, yılmama, sürdürme çabası) puanları ile psikolojik sağlamlık ölçeği toplam ve tüm alt boyut puanları arasında pozitif yönlü anlamlı ilişkiler olduğu saptanmıştır. Bununla birlikte psikolojik danışmanların psikolojik sağlamlıklarında, genel öz yeterlik puanlarının anlamlı düzeyde yordayıcı etkilerinin olduğu belirlenmiştir. Ayrıca psikolojik sağlamlık toplam puanları ile kişilik özellikleri (sırasıyla; deneyime açıklık, yumuşak başlılık, duygusal denge-dengesizlik, sorumluluk, dışa dönüklük) arasında pozitif yönde anlamlı ilişkiler olduğu ve psikolojik danışmanların psikolojik sağlamlık puanlarında deneyime açıklık, yumuşak başlılık, duygusal denge-dengesizlik, sorumluluk ve dışa dönüklük kişilik özelliklerinin anlamlı düzeyde yordayıcı etkilerinin olduğu belirlenmiştir. Son olarak, araştırmaya katılan psikolojik danışmanların psikolojik sağlamlıklarında cinsiyet, yaş, kardeş sayısı, doğum sırası ve okul türü değişkenlerinin istatiksel olarak manidar, ayırıcı değişkenler olmadıkları, yalnızca psikolojik sağlamlık ölçeği kendilik algısı alt boyut puanları sıralamalar ortalamalarının okul türü değişkenine göre anlamlı düzeyde farklılaştığı ve saptanan bu farkın geçici eğitim merkezinde görev yapanlar ile devlet okullarında çalışanlar arasında, devlet okulunda çalışanlar lehine olduğu görülmüştür. -------------------- This research aims to analyze how personal traits and self-efficiency perceptions of the psychological counselors that work with Syrian children, affect their resilience. Further, sub-objectives were formed to find out whether resilience of psychological counselors varied with respect to certain socio-demographical properties (gender, age, number of siblings, order of birth, level of income, type of school they work at). The sample group of the research consisted of a total of 275 psychological counselors (194 females and 81 males) that work with Syrian children at temporary education centers, state schools and tent cities. The Ten-Item Personality Scale which was developed by Gosling, Rentfrow and Swann Jr. (2003) and translated into Turkish by Atak (2003); the Resilience Scale for Adults which was developed by Friborg et Al. (2003) and translated into Turkish by Basım and Çetin (2011) and finally, the General Self- Efficiency Scale which was developed by Sherer et Al. (1982) and translated into Turkish by Yıldırım and İlhan (2010), were used in the collection of research data. In addition, personal information form prepared by the researcher was used to collect data about the participant psychological counselors’ gender, age, level of income, number of siblings, order of birth and the type of school they work at. Research results revealed that; There were significant positive correlations among the general self-efficiency scale total and all sub-dimensional (to start, endure and strive to keep going) scores and the resilience scale total and all sub-dimensional scores, except for the resilience sub-dimension of the general self-efficience scale and the familial harmony sub-dimension of the resilience scale. Besides, general self-efficience scores of the psychological counselors were found to have significant predictor effects on their resilience. There were significant positive correlations among the resilience total scores and personal traits (openness to experience, agreableness, emotional stability/instability, conscientiousness, extraversion) and these personal traits, namely, openness to experience, flexibility, emotional stability/instability, responsibility and extroversion, had significant predictor effects on resilience scores of the psychological counselors. Finally; the variables of gender, age, number of siblings, order of birth and school type had no statistically significant effect on resilience of the psychological counselors who participated in the research. Only the mean scores obtained from the self-perception sub-dimension of the resilience scale changed significantly with respect to the variable of school type and this change was in favor of those working at state schools compared to those working at temporary education centers.