Bir siyasal lider olarak Ecevit’in AB’ye yaklaşımı : süreklilik mi, kopuş mu?


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Marmara Üniversitesi, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2019

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: DUYGU YAYLA

Danışman: Meral Balcı

Özet:

Türkiye’nin AET/AB ile günümüz itibariyle yarım asırdan fazla süren ilişkisi 1959 yılında ortaklık başvurusunda bulunması ile başlamıştır. Söz konusu başvurunun onaylanması ile birlikte 1963 senesinde Ankara Anlaşması taraflarca imzalanmıştır. Türkiye’nin AET/AB ile ilişkilerinin günümüze kadar devam ettiği bu süreçte siyasal hayatı en az bu ilişkiler kadar eski olan ve Türkiye siyasal hayatı ile birlikte ilişkilerin akıbeti konusunda aktif rol alan kişilerden biri olarak Bülent Ecevit gösterilebilir. Türkiye siyasal hayatında önemli bir siyasi aktör olan Bülent Ecevit, Türkiye- AET/AB ilişkilerine yön vermede önemli bir rol oynadığını söylemek mümkündür. Bülent Ecevit, 1970’li yıllarda başbakan olduğu dönemlerde AET’ye temkinli yaklaşmıştır. Bunun sebebi ise Ecevit’in Türkiye’nin o dönemki mevcut ekonomik altyapısının AET üyesi ülkeler ile rekabet edemeyeceği düşüncesinde yatmaktadır. 1990’larda tekrar başbakanlık yapan Ecevit’in, aradan 20 yıl geçmesine rağmen AB ile ilgili benzer ekonomik endişeleri taşıdığı söylenebilir. Bu dönemde de Ecevit, 1970’lerdeki Katma Protokol hakkındaki düşüncelerine benzer şekilde, Türkiye ekonomisinin taraflar arasında kurulacak olan Gümrük Birliği’nin yükümlülüklerini kaldıramayacağını savunmaktadır. Hem 1970’lerde hem de 1990’larda Ecevit’in AB ile ilgili olarak benzer kaygılar taşıdığı söylenebilir. Bu çalışmanın ana problemini, Türkiye siyasal hayatında önemli bir siyasal elit olan ve Türkiye-AET/AB ilişkilerinde kritik dönemlerde başbakanlık yapmış olan Bülent Ecevit’in Türkiye-AB ilişkilerine yaklaşımının bir süreklilik mi yoksa bir kopuş mu içerdiğinin irdelenmesi oluşturmaktadır. -------------------- Turkey’s relationship with the EEC/EU lasting half a century began with the application of partnership in 1959. Upon the ratification of the application in question, the Ankara Agreement was signed by the parties in 1963. Bülent Ecevit could be considered one of the leaders that had an active role of the Turkish political life as well as Turkey’s relationship with the EEC/EU up to date. which is as old as his political journey. Likewise Ecevit, an important political actor in the Turkish political life, played an important role in directing the Turkey-EEC/EU relations. When he was a prime ministry Ecevit took a wary approach against the EEC because of Turkey’s economic infrastructure could not handle the competition with European countries. Even two decades has past, Ecevit who again came to power as prime minister in the 1990’s still hold some concerns for EU. He again claims that the Customs Union’s responsibilities constituted between the parties could not be met by the Turkish economy. It can be said that Ecevit had similar concerns about the EU both in the 1970s and 1990s. The main purpose of the study is to examine if the policies of Bülent Ecevit who had been the prime minister during the critical timelines for the Turkey-EEC/EU relations as well as a political elite in the Turkish political life consists a break or a continuum.