Tunus devrimi ve Türkiye-Tunus ekonomi-politik ilişkileri


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Marmara Üniversitesi, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2019

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: Yasin Sibgatullah Bostancı

Danışman: TİĞİNÇE OKTAR

Özet:

Bağımsızlık sonrası gerçekleştirdiği reformlar ile Tunus, Arap ülkelerine nazaran farklı bir modernleşme sürecine girmiştir. 2011 Devrimi’ne kadar olan süreçte, iki farklı otoriter rejim yönetimi altında siyasi, kültürel ve ekonomik alanda büyük değişimler yaşamıştır. Bu süreç siyasal alana bütünüyle hükmeden tek parti yönetimi ile karakterizedir. Tunus’taki bu gelişmeler, Türk modernleşme süreci ile benzerlikler taşımaktadır. Özellikle 2000 sonrasında gelişme gösteren ikili ilişkilerle birlikte Türkiye, Tunus Devrimi’ne kayıtsız şartsız destek veren ülkelerin başında gelmiştir. Ancak bu ilişkiler Tunus’ta iktidara gelen siyasi grupların ideolojik yönelimlerinden bağımsız kalmamış ve devrim sonrasında iniş ve çıkışlar yaşamıştır. İslam ile göreceli bir uyum inşa etmeyi başarmış Türk demokrasisinin bölge için taşıdığı önem büyüktür. Devrim sürecinde ve sonrasında Tunus’un, model ülke olarak anılan Türkiye’nin siyasal tecrübesinden ne ölçüde beslendiğinin tespit edilmesi önem kazanmaktadır. Öte yandan Tunus’un kendisi, gelecek yıllarda Arap ve İslam dünyası için bir model ülke konumuna gelebilecektir. -------------------- With the reforms carried out after independence, Tunisia has entered a different process of modernization in the Arab world. In the period up to the 2011 Revolution, under the rule of two different authoritarian regimes; political, cultural and economic changes took place. This process is characterized by one-party rule that fully dominates the political sphere. These developments in Tunisia have similarities with the Turkish modernization process. Especially, after the relationships that developed in the years after 2000, Turkey has given unconditional support to the Tunisian revolution. However, these relations are not independent of the ideological orientations of the political groups that came to power in Tunisia and they experienced ups and downs after the revolution. Turkish democracy, which managed to build a relative harmony with Islam, has always been a reference source for the region. From this point of view, it is important to determine to what extent Tunisia is inspired by Turkish political experience during and after the revolution. Otherwise, in condition that Tunisia could establish a stable democratic structure, it could become another model country for the Arab and Islamic world in the future.