Bankacılıkta likidite riskinin yönetilmesi ve Türkiye uygulaması


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Marmara Üniversitesi, Finansal Bilimler Fakültesi, Sermaye Piyasası Bölümü, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2010

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: İSMAİL ARSLAN

Danışman: MURAT AKBALIK

Özet:

Temel fonksiyonu tasarruf sahiplerinin ellerindeki fazla fonu toplayıp, yatırımcı ve tüketicilere plase etmek olan bankalar, ekonomik ve finansal yaşamın sürdürülmesinde son derece önemli bir rol oynamaktadırlar. Ülkemiz gibi sermaye piyasaları yeterince gelişip derinleşmemiş ülkelerde, bu önem bir kat daha artmaktadır. Fon arz edenlerle fon talep edenler arasında bir köprü görevi gören bankalar, amacı kar etmek olan diğer bütün işletmeler gibi, faaliyetlerini yürütürken bir dizi riske maruz kalırlar. Ancak işin doğası gereği maruz kalınan risk çok daha çeşitli ve riskin yönetilmesi de çok daha zordur. Küreselleşmeyle beraber piyasaların entegre olması, temel bankacılık ürünlerinin yanına yeni finansal ürünlerin eklenmesi, teknolojideki baş döndürücü gelişmeler ve bu gelişmelerin bankacılık sistemine uyarlanması, her geçen gün artan, çeşitlenen ve karmaşıklaşan bir risk yelpazesi oluşturmuştur. Bankaların yönetmek zorunda olduğu riskler, kredi riski, piyasa riski ve operasyonel risk başlıkları altında toplanmaktadır. Bu çalışmanın konusunu oluşturan likidite riski de piyasa riski başlığı altında incelenmektedir. En genel tanımı ile nakit akışındaki dengesizlik sonucu yükümlülüklerin zamanında yerine getirilememesini ifade eden likidite riski, bir bankanın maruz kalabileceği en ciddi risktir. Bilindiği gibi bankaların en önemli özelliği bir güven müessesi olmalarıdır. Yükümlülüklerin yerine getirilememesi nedeniyle bu kurumlara olan güvenin sarsılması, bankalardan öngörülemeyen ölçüde bir nakit çıkışına sebep olmakta ve sonrasında iflasa kadar giden bir süreç başlamaktadır. Yakın zamanda yaşanılan Demirbank vakası, bu durumun en çarpıcı örneğidir. Likidite riskini doğuran temel neden, aktif ve pasif kalemleri arasındaki vade uyumsuzluğudur. Aktif kalitesinin bozulması, donuk aktiflerin artması, beklenmeyen kaynak çıkışları, faiz tahsilatlarının ve karlılığın düşmesi, yerel ve uluslararası krizler diğer önemli nedenlerdir. Riski doğuran sebepler ayrıntıları ile incelendiğinde, likidite riskinin diğer risk türleri ile sıkı bir ilişki içerisinde olduğu ve diğerlerinden bağımsız bir şekilde yönetilmesinin mümkün olmadığı görülmektedir. Bu nedenle çalışmada likidite riski diğer risk türleri ile beraber incelenmiş, riskin ölçülmesi ve yönetilmesi konusu bu doğrultuda ele alınmıştır. ABSTRACT By transferring the surplus of funds from deposit holders to investors and consumers, the banks play a very significant role in the economy. This role is much greater in countries such as Turkey where capital markets are not well developed and do not have high liquidity. The banks are naturally exposed to a set of significant risks in doing their business. By definition, however, these risks are much more diversified and more difficult to manage in compare to the risks that the firms encounter. Certainly, integration of financial markets with the help of globalization, invention of new financial products, unprecedented changes in technology and the implementation of these changes to the banking industry have contributed to an increase in the type and nature of the risks that banks face in an already complicated risky environment.. The risks that the banks have to manage are classified under three groups: credit risk, market risk and operational risk. The liquidity risk which is the topic of this study is analyzed under the market risk group. The liquidity risk, which is in broadest term defined as the risk arising from the difficulty in meeting commitments on time due to cash flow imbalances, is the most dangerous risk that a bank will encounter. As it is known, trust (credibility) is a key to the banks. Any damage on the credibility of these institutions because of a difficulty in meeting their commitments on time may lead to an unprecedented amount of cash outflow and then to bank bankruptcy. Demirbank case is a recent striking example of this kind. The main cause of the liquidity risk is the maturity mismatches between the items of assets and liabilities. Deterioration in the quality of assets, an increase in the nonperforming loans, unprecedented cash outflows, decrease in interest collections and profitability, and domestic and global financial crisis are other important causes. When these causes are analyzed in detail, it is seen that liquidity risk is closely related to other types of risks and hence it is hard to manage it separately. Therefore, in our study we analyze the liquidity risk with other types of the risks and cover its measurement and management issues in this framework.