Tezin Türü: Yüksek Lisans
Tezin Yürütüldüğü Kurum: Marmara Üniversitesi, İlahiyat Fakültesi, Felsefe ve Din Bilimleri Bölümü, Türkiye
Tezin Onay Tarihi: 2011
Tezin Dili: Türkçe
Öğrenci: AYŞE DEMİREL
Danışman: EMİNE KESKİNER
Özet:DKAB dersleri, 1982 Anayasası’na göre zorunlu dersler arasında yer almaktadır. Dersin zorunluluğu konusu ülkemizdeki mezhepsel farklılıklar nedeniyle zaman zaman tartışma konusu olmaktadır. Bu konuyu en fazla gündeme taşıyan grup olan Aleviler, hukuki süreçleri deneyerek dersin müfredatında önemli değişiklikler yapılmasını sağlayan bir süreç başlatmışlardır. Bu araştırma, 2000 sonrasında görsel ve yazılı medyada Alevilerin din dersinin zorunluluk statüsü veya içeriği hakkındaki eleştirileri ve taleplerini konu almaktadır. Araştırma esnasında tek tip bir Alevilikten bahsetmenin çok zor olduğu ve bu durumun onların din dersleri ve Diyanet gibi konularda farklı görüşlere sahip olmalarına neden olduğu görülmüştür. Genel olarak Alevilik bağlamında DKAB dersi tartışmalarında iki görüşün öne çıktığı görülmektedir. Öncelikle DKAB dersinin zorunluluğunu savunanların kendi aralarında ikiye ayrıldığı görülmektedir. Birinci grup dersin müfredatında bir değişiklik yapılmasına gerek olmadığı savunmakta; ikinci grupta yer alanlara göre ise göre din dersi müfredatının değiştirilmesi ve Alevilikle ilgili müfredata yeterli bilgiler eklenmesi gerekmektedir. DKAB dersinin zorunluluğuna karşı çıkanlar bu tartışmanın ikinci boyutunu oluşturmaktadır. Bu grubun da kendi içinde ikiye ayrıldığı görülmektedir. Birinci gruba göre DKAB dersi müfredatta yer almalı fakat bu ders için seçmeli/isteğe bağlı veya muafiyet hakkı gibi seçenekler getirilmelidir. İkinci görüş ise DKAB dersinin tamamen müfredattan kaldırılması yönündedir. Bu görüşü savunanlara göre din eğitimi özel alana bırakılmalı, devlet din eğitimini vermekten vazgeçmelidir. Ortaya çıkan bu görüşler ülkemizde DKAB dersinin program ve müfredat değişikliklerini önemli ölçüde etkilemektedir. Bu sebeple DKAB dersinin hukuki statüsü ve dersin içeriği ile ilgili özellikle Alevilerin talepleri dikkate alınarak yapılan bu araştırmanın din eğitimi tartışmalarında önemli bir boşluğu doldurması amaçlanmaktadır. ABSTRACT According to the 1982 Constitution Law, Religious Culture and Ethics is a compulsory module in the curriculum in Turkey. Yet, due to thedifferentiation in terms of sects of Islam, there is an ongoing debate about the compulsory status of that module. Alevis, who are the most concerning group with this debate, has searched for some solutions by applying to national and international courts. Thus, they have started a process in which the curriculum has been changed significantly. The research has examined the criticisms and demands of Alevis related to the compulsory status and the curriculum of Religious Culture and Ethics on written and visual mediaafter 2000. During the research, it has been clarified that there is not a homogenous Alevis group. Rather, Alevis is a heterogeneous group which makes them differentiate them in terms of Religious Culture and Ethics and the status of the Presidency of Religious Affairs.Generally, there are two different views among Alevis related to the discussions about that module. Firstly, it appears that the advocates of the compulsory status of that module are differed from each other in two ways. While according to the first group, there is no need to change the content of curriculum, the second group suggests a considerable shift in the curriculum by adding comprehensive and appropriate information about Alevis. There are opposites of that module either among Alevis and Sunnis. While some of them claim that this module should be optional or Alevis should have a right to withdraw their children from Religious Culture and Ethics, some claim that it should be removed from the curriculum.The research, thus, aims at filling a gap related to the demands and criticisms of Alevis of Religious Culture and Ethics in Turkey.