Türk hikâyesinde konak ve yalı (1870-2000)


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Marmara Üniversitesi, Fen - Edebiyat Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2014

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: MUSTAFA DERE

Danışman: MURAT KOÇ

Özet:

Osmanlı sivil mimarîsinin özel ürünleri olan konak, köşk ve yalı, Tanzimat döneminden başlayıp Cumhuriyet yıllarından sonraya kadar zenginliği ve refahı temsil etmesi, Batılılaşma serüveni, geçirmiş olduğu siyasî-iktisadî değişimler ve yıkılışlarıyla Batılı anlamdaki Türk hikâyesinde önemli bir konu teşkil etmiştir. Yaklaşık yüz elli yıllık bir süreci içine alan bu dönemde konak, köşk ve yalı Tanzimat devrinde Batılılaşma-Alafrangalaşma meselesi yönüyle; Abdülhamid döneminde, Servet-i Fünûn edebiyat anlayışının ortak bir duyuşa dayanan mekân algısı çerçevesinde; Meşrutiyet’ten, Millî Mücadeleden ve Cumhuriyet’ten sonra ise genellikle yıkılışları yahut yozlaşmalarıyla ele alınır. Ayrıca söz konusu mekân, bazı hikâyelerde kurgunun önemli bir unsuru olarak belirirken bazılarında hikâye kahramanının şahsiyeti ve bir parçası olduğu İmparatorluğun kaderiyle özdeşleştirilerek en temel bir konu arka planı olarak vücut bulur. Bu çalışmada, Tanzimat döneminden başlanarak Batılı anlamdaki Türk hikâyesinin bugünkü örneklerine kadar olan süreçte; konağın, köşkün ve yalının ne şekilde kullanıldığı, yazarların bakış açıları merkeze alınarak incelenmeye çalışılmıştır. Çalışmanın bütününde, Türk hikâyesinin önde gelen ve temsilî değeri olan yirmi altı ismi değerlendirilmiştir. İnceleme, mekânın sadece belirgin bazı yönleri esas alınarak değil, kurgu içerisinde yüklenmiş oldukları işlevleri ve bütün yönleriyle söz konusu edilmiştir. Anahtar Kelimeler: Konak, köşk, yalı, Türk hikâyesi, mimarî, medeniyet, Osmanlı İmparatorluğu, Batılılaşma, çöküş. ABSTRACT Mansion, pavilion, waterside residence which are the special products of Ottoman civilian architecture constitute important subjects in Turkish story from Tanzimat to Republican era with the Westernization process, socio-economic changes in the society and their decadance. In this duration of approximate one hundred and fifty year, mansion, pavilion, waterside residence are approached in Tanzimat era within the context of westernization; in Abdülhamid era, within the frame of the Servet-i Fünun literature’s sense of space that is based on common perception; and after Meşrutiyet, War of Independence and Republic, usually with their decadance or corruption. Also, while, for some stories the space in question is an important part of them, in some other stories, its identification with the protagonist’s character and the fate of the empire makes it be the basic subject background. In this study, in Turkish story's process starting from the Tanzimat era to comtemporary products, in what ways mansion, pavilion and waterside residence are used is analyzed by focusing on the authors’ viewpoints. This study evaluates the twenty six leading names of Turkish story. Evaluation is not only made by only some of their aspects but also with their functions in the construction and whole other aspects. Keywords: Mansion, pavilion, waterside residence, Turkish story, architecture, civilization, Ottoman Empire, westernization, decadence.