Micro and macro aspects of health economics in Turkey


Tezin Türü: Doktora

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Marmara Üniversitesi, İktisat Fakültesi, İngilizce İktisat Bölümü, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2007

Tezin Dili: İngilizce

Öğrenci: ZEYNEP GÜLDEM ÖKEM

Danışman: FATMA DOĞRUEL

Özet:

TÜRKİYE’DE SAĞLIK EKONOMİSİNİN MİKRO VE MAKRO BOYUTLARI Türkiye’de ekonomi politikalarında 1980 sonrasında önemli bir değişim olmuştur. Bu çerçevede, pazarın rolünün artmasını ve devletin rolünün azalmasını öngören Yapısal Uyum Politikaları uygulanmıştır. Bu politikalar yoksulluğu artırmış, özellikle sağlık sektörü açısından sosyal kalkınmayı geciktirmiştir. 1980 sonrası Türkiye’de sağlık sektöründe göze çarpan bir özellik, sağlık finansmanı ve hizmet sunumunda hakkaniyetsizliktir. Devletin sağlık harcamaları azaltılamamış ve sağlık hizmeti sunumu geliştirilememiştir. Hakkaniyet, devletin toplumun sağlık hizmeti ihtiyaçlarının devletçe karşılanabilmesinin değerlendirilmesinde analitik bir araçtır. Aynı zamanda sağlık sektörünün ulaşmak istediği bir hedeftir. Sağlık hizmet pazarının serbest piyasa koşullarından farklılaşması nedeniyle, devletin etkinliğine gereksinim vardır. Bu kapsamda hakkaniyet hedefi, devletin sağlık hizmetleri finansmanı ve sunumunun geliştirilmesinde etkinlik göstermesi gereken alanların belirlenmesinde yol göstericidir. Hakkaniyetin sağlanmasında, sağlık sektörü kaynakları en çok ihtiyaç duyulan alanlara ve ihtiyaçlara göre dağıtılmalıdır. Böylelikle, sağlık hizmetlerinde hakkaniyetin geliştirilmesi, verimlilikte de artış getirecektir. Bu çalışmada Sağlık Hizmetleri Kullanım Araştırması (1992) verileriyle yapılan Türkiye sağlık sektöründe hakkaniyet analizinin sonuçları, sağlık hizmetlerine ulaşılabilirliğin finansal ve coğrafi yerleşim açısından oldukça kısıtlı olduğunu göstermiştir. Bu çalışmada ayrıca, beşeri sermayeyi temsil eden sağlık statüsünün, Türkiye’de illerin büyüme hızlarının yakınsaması testinde anlamlılığı da sorgulanmıştır. Yukarıda anılan hakkaniyet analizinden bir Kronik Hastalık Endeksi (KHE) elde edilmiş ve yakınsama tahmininde kullanılmıştır. Sonuçlar, iller arasındaki koşullu yakınsamanın açıklanmasında sağlık statüsündeki farklılıkların etkili olduğunu göstermektedir. Ayrıca, sektörel müdahale gerekliliklerinin belirlenmesinde, KHE’nin gelişme endekslerine göre daha iyi bir araç olduğu gösterilmiştir. Bu, hakkaniyete dayalı ölçümlerin sektörel ihtiyaçların karşılanmasında devlete daha yol gösterici işlev gördüğü anlamına gelmektedir. ABSTRACT MICRO AND MACRO ASPECTS OF HEALTH ECONOMICS IN TURKEY There has been a major shift in economic policies in Turkey after 1980. The Structural Adjustment Policies implemented in this context required an increased role for the market and a reduced role of the state in economic activities. These policies caused increased poverty, impeded social development, particularly in terms of the health services. A significant observation as to the post 1980 health sector in Turkey has been inequity in finance and provision of health care. The government health expenditures could not be reduced and health service provision could not be improved. Equity is both an analytical tool for assessing public responsiveness to the health care needs of the population and an objective for the health sector. Due to imperfections in the functioning of the health care market, there is a need for government activity. As such, equity guides government in areas requiring intervention to improve finance and provision in health services. Health care resources should be allocated according to need, where they are needed most. In this way, improved equity in health sector brings increased efficiency. Based on the data derived from a Health Services Utilization Survey (1992), the findings of the equity analysis of the health sector in Turkey indicated that access to health services has been significantly restricted in terms of financial status and geographical location. The study also queries the relevance of health status, as representative of human capital, in testing convergence in growth rates among provinces in Turkey. A Chronic Disease Index (CDI) is derived from the aforementioned equity analysis and used in convergence estimation. The findings suggested that the differences in health status have been effective in explaining conditional convergence among provinces. The CDI also constitutes a better indicative, as compared to conventional development indices, for sector specific intervention requirements. This implies that an equity-based measurement provides a better guidance in meeting sectoral requirements.