Almanya'daki Anadolu Alevilerinin Alevilik algısı ve problemleri


Tezin Türü: Doktora

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Marmara Üniversitesi, İlahiyat Fakültesi, Felsefe ve Din Bilimleri Bölümü, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2016

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: İSA KURTBAY

Danışman: ALİ COŞKUN

Özet:

Aleviler, 1950 yılından itibaren kırdan kente göç etmeye başlamışlardır. Bu göç ile birlikte şifai kültüre sahip geleneksel Alevilerin yapısında farklılıklar meydana gelmeye başlamıştır.. Aleviler, 1960' lı yıllardan itibaren Türkiye'den Almanya' ya iş göçü anlaşmaları kapsamında göç etmeye başlamışlardır. Daha ülke içi göçün şokunu atlatamayan Aleviler, sınır ötesi- uluslar ötesi göç olgusu ile karşı karşıya kalmışlardır. Yabancı bir kültürde, kendilerini çok farklı kimliklerde gören sünni gruplar ile birlikte yaşamayı tecrübe etmişlerdir. Hem yabancı bir kültür, hemde Sünni gruplar ile birlikte yaşama olgusu, Alevileri Almanya' da saklı bir kültür olarak yaşamalarına vesile olmuştur. 1960' lardan 1970' lerin sonlarına kadar kimliklerini açıkça ifade etmekten sakınmışlardır. Bu zaman zarfında aileler içerisinde yetişen yeni nesil Aleviler, rol model ilişki çerçevesinde ebeveynlerinden görmedikleri Alevi inanışına uzak kalmışlardır. İnançsal olarak kimliklerinden uzak yaşayan yeni nesil Aleviler kendilerine yabancı kültürün araçlarıyla bir Alevi kimliği inşa etmeye çalışmışlardır. Almanya' da artık Almanyalı olan Aleviler ve Alevilik, varlığını devam ettirmek istemektedir. Fakat bu isteme pratik hayatta hiç sanıldığı gibi kolay olmayacaktır. Aleviliğin yapısında var olan rükünler diasporada yaşanılan inanç çerçevesince yeniden şekillenmeye gidecektir. Bu şekillenmenin birçok aktörü mevcut olup herkes kendi zihin dünyasına göre bir Alevi inanışı ve Alevi kimliği ortaya koymak istemektedir. Alevi inanışında ve kimliğin şekillenmesinde etken unsurlar olan cem ritüeli, cemevi, musahiblik, dedelik kurumu ve dede-talip ilişkisi Almanyalı Alevilerini, Alevi olarak varlıklarını devam ettirmeleri için en önemli araçlardır. Ondan dolayıdır ki hem kendi geleneksel kimliklerine ters düşmeyebilir, hem zamanın ve mekânın şartlarına ayak uydurabilir, hem de yabancı kültürün dezenformasyon etkilerinden koruyabilecek bir yapıya bürünebilir. ANAHTAR KELİMELER: Alevilik, Modernleşme, Göç, Kimlik, Diaspora ABSTRACT The migration of Alevites from rural to urban areas started in the 1950s. The wave of migration caused a tremendous and lasting impact on traditional Alevites who are shaped by oral culture. Rural living standards and norms lead either to a deformation or a complete deprivation of the traditional Alevite structure. On behalf of the bilateral signed recruitment agreements at the beginning of the 1960s, many Alevites also took the chance to migrate as labour force from Turkey to Germany. Before having handled with all the challenges of the internal migration, Alevites were now facing the phenomenon of transnational migration. From the 1960s to the late 1970s, they saw themselves forced to forbore to articulate their real identity. They either felt concerned or even did not require of practising Alevite creed and rituals. Meanwhile, a new generation of Alevites is growing remote from the Alevite maxims due to parents who are not fulfilling their role-model function. Living religiously departed from their real identity, the new generation Alevites try to accomplish founding a new identity with the help of the instruments of the foreign culture. The Alevites and the Alevism who became now Germans want to retain their existence. This willing proves in view of practical implementation difficult though. All the elements of the Alevi structure is going to face a remodelling within the religious practiced in the diaspora. No doubt, this remodelling is going to have a number of protagonists where everybody would wish to draft an alevi creed and alevi identity according to their attitude of mind. The cem ceremony, the assembly houses, the so called spiritual brotherhood, the institution of Alevi religious leaders and the dede-talip relationship, which are immanent parameters of the Alevi belief and its identity, are at the same time the most important instruments for Alevis living in Germany to maintain their identity. And it is for this reason that the Alevis are obliged to unfold a new type of identity that does not falls foul of their traditional identity, fulfills the demands of time and space and eventually can save itself from all the impact of the disinformation of the foreign culture. Key words: Alevism, Modernisation, Migration, Identity, Diaspora