Tezin Türü: Yüksek Lisans
Tezin Yürütüldüğü Kurum: Marmara Üniversitesi, Fen - Edebiyat Fakültesi, Tarih Bölümü, Türkiye
Tezin Onay Tarihi: 2007
Tezin Dili: Türkçe
Öğrenci: SEDAT BİÇAK
Danışman: GÜLAY BEZER
Özet:Tarih boyunca Türk toplumlarında kadın, sahip olduğu konum ve elde etmiş olduğu haklar itibariyle, çağdaşı toplumlardakinden daha ayrıcalıklı bir yer almıştı. Gerek İslâm öncesi dönemde, gerekse İslâmî dönemde Türk kadını, bireysel ve sosyal özgürlükler bakımından herhangi bir kısıtlamaya maruz kalmamış, aksine kendisine çok geniş bir yaşam alanı bulmuştu. Kadına has olan bu kazanımlar, Malazgirt Zaferi’ni müteakip Anadolu’ya taşınmış ve bu yeni coğrafyada da kadın, eski durumunu belli oranda korumuştu. Ancak Türkiye Selçukluları döneminde kadın, özellikle siyasi ve idari hayattaki etkinliğini eskiye nazaran kaybetmiş görünmektedir. Kadının siyasi hayata dahli, daha çok diplomatik evlilikler yoluyladır. Bu süreçte hanedan kadını, özellikle yaptırmış olduğu hayratlarla ön plana çıkmaktadır. Sosyal hayatta ise kadın, yine rahatlıkla kamusal alanı kullanabilmektedir. Bir taraftan gündelik işleriyle meşgul olan kadın, bir taraftan da bireysel ve sosyal faaliyetlerde bulanabilmektedir. Bu dönemde kadın, dindar görünümüyle dikkati çekmekte ve tasavvufi faaliyetler içerisinde yer almaktadır. Ekonomik hayatta kadın, kendisine farklı meslekler edinebilmekte ve çeşitli iş kollarında çalışabilmektedir. Bireysel birtakım ticari etkinliklerde bulunabilen kadın, taşınmaz mülk sahibi olmakta ya da hayır işlerinde bulunabilmektedir. Bu dönemde Anadolu Türk kadınının yaşam şekli genel anlamda şekillenmiş ve bu yaşam tarzı yüzyıllarca bu topraklarda benzer şekilde devam edegelmiştir ABSTRACT All through the history, women in Turkish societies have had more privileges than women in other contemporary societies, with respect to their status and the rights they have. Both in pre-Islamic era and in post Islamic era, Turkish women have not faced any individual or social restrictions; on the contrary, they owned a space of their own. After the Malazgirt War, these privileges of women were taken to Anatolia and were preserved to some extent. However, during the time of Anatolian Seljuqs, women seem to lose their influential roles in political and administrative areas, when compared with previous eras. The involvement of women in politics was mainly due to diplomatic marriages. In this era, royal women were mostly visible through the foundations that they got built. Women in social life could use public area freely and could take part in social activities easily. Women could on one hand, deal with daily duties and on the other hand, they could take roles in social and individual activities. In this era, women were noticeably religious and they participated in Sufi orders. When the role of women in economical life is considered, it can be said that women could have various occupations. In addition to the fact that they could trade individually, they could also have properties and have significant roles in charity work. In this era, it can be said that the life style of a traditional Turkish women took shape and this style was preserved more or less in the same way for centuries.