Tezin Türü: Yüksek Lisans
Tezin Yürütüldüğü Kurum: Marmara Üniversitesi, Türkiye
Tezin Onay Tarihi: 2010
Tezin Dili: Türkçe
Öğrenci: Mehmet Sümer
Danışman: BAKİ ASİLTÜRK
Özet:Bu tezde, İkinci Yeni’nin öncü şairlerinden olan Turgut Uyar’ın (1927-1985) şiirlerinde anlatımcı (narrative) özellikler incelenmiştir. Öncelikle konunun tür sorunu ile olan ilişkisinden dolayı edebî türler ve bunlar arasındaki ilişkiler incelenmiş, ardından da tahkiye geleneği ve bu gelenekten ayrılarak bir edebî tür kimliği kazanan öykünün geçirdiği değişimlerin şiirdeki tahkiyeye etkileri gözden geçirilmiştir. Sonra da şiirin nesirle ilişkisi esas alınarak modernleşme sürecinde geçirdiği dönüşümler tespite çalışılmıştır. Bu şekilde uzun bir sürece panoramik bir bakıştan sonra anlatıbilim çalışmalarının getirdiği perspektifle çeşitli açılardan anlatımcı şiirin ne olduğu tanımlanmaya çalışılmıştır. Başta Turgut Uyar olmak üzere Türk şiirinin ilk modernist hareketi kabul edilen İkinci Yeni’nin pek çok temsilcisinin tahkiyeye karşı çıkarken neden şiirlerinde tahkiyeye başvurdukları anlaşılmaya çalışılmıştır. Bu doğrultuda şiirleri incelendiğinde Turgut Uyar’ın şiirlerindeki tahkiye ile geleneksel tahkiye arasında bir fark gtiği görülmüştür. Aslında, yazı ve söyleşilerinde de görüldüğü gibi, kendisi de bu farkı vurgulamasına rağmen tam olarak kavramsal bir ayrım yapamamaktadır. Bu amaçla tezde Uyar’ın şiirindeki tahkiye ögeleri taşıyan şiirlere geleneksel tahkiye şiirinden farklı olarak “anlatımcı şiir” denmiştir. Anlatımcı şiirin farklılığının temelde şiir dili-gerçeklik ilişkisinden kaynaklandığı saptanmış ve böylece bu tanımlamanın diğer İkinci Yeni şairlerinin de tahkiyeli şiirlerine genellenebileceği öngörülmüştür. Çünkü diğer İkinci Yeni şairlerinin de Uyar’la birlikte dil-gerçeklik konusunda mimetik değil imgeci bir yaklaşım içinde olduğu daha önceden yapılmış farklı çalışmalarla ortaya konmuştur. Bu yaklaşımın bir sonucu ve aynı zamanda Uyar’a özgü tarafı kabul edilebilecek diğer bir boyutunun ise bireysel ve toplumsal yaşamı, imge yoluyla şiire taşımak olduğu görülmüş, şiiriyle bunu yapmaya çalışan Turgut Uyar’ın bu farklı gerçekçilik anlayışı “imgesel gerçekçilik” olarak kavramsallaştırılmıştır. Yapılan inceleme sonunda, modernist şiirin tahkiyeye mesafeli olması gerektiği görüşünün, anlatımcı şiir için geçerli olmadığı tespit edilmiş ve bu durum, Türk şiirinin ilk modernist hareketi kabul edilen İkinci Yeni’nin öncülerinden Turgut Uyar’ın şiiriyle ispat edilmiştir. ABSTRACT In this thesis, the narrative features in the poetry by Turgut Uyar (1927-1985), who is the pioneer poet of the Ikinci Yeni (The Second New), are analyzed. Primarily, due to the relationship of the subject with the genre problem, the literary genres and the relationship between them have been examined and then the narrative tradition and the effects of narrative changes, which have gained a literary identity separating from this tradition, on the narration in the poems are reviewed. Latter, the transformation of poetry in the process of modernization has been trying to determine considering its relation with prose on the basis. Thus, after a panoramic view to a long process, what the narrative poem is has been tried to identify from various aspects with the perspective of narratology studies. As the most representatives of Ikinci Yeni which is accepted as the modernist movement of Turkish poetry, especially Turgut Uyar, have opposed to narration, it has been tried to understand why they have referred to narration in their poems. When Turgut Uyar’s poetry is examined in this viewpoint, it has been observed that he has paid regard to a distinction between traditional narrations and the narration in his poetry. In fact, as seen in his interviews, although he also emphasized this distinction, he isn’t able to make a conceptual distinction exactly. For this purpose, in this thesis, the poems which have the narrative elements of Uyar’s poetry unlike traditional narrative have been called "anlatımcı (modernist narrative) poetry". It has been determined that basically the distinction of narrative poetry has been stemmed from the relevance between poetry language and reality and thus it has been envisaged that this definition can be generalized to the narrative poems of other Ikinci Yeni poets. Because it been revealed previously by other studies that the other Ikinci Yeni poets too with Uyar have approached to the language-reality topic imaginatively not in a mimetic way. One result of this approach and also another dimension that can be considered as a part specific to Uyar has been seen to transfer individual and social life to the poetry through the image, this different realistic understanding of Turgut Uyar who has tried to fulfill that has been conceptualized as "imaginary realism”. At the end of research, the thought that modernist poetry should be inapproachable to narration has been determined and this situation has been proved with poetry of Turgut Uyar, who is one of the pioneers of the Ikinci Yeni adopted as the first modernist movement of Turkish poetry.