Tezin Türü: Yüksek Lisans
Tezin Yürütüldüğü Kurum: Marmara Üniversitesi, Finansal Bilimler Fakültesi, Aktüerya Bölümü, Türkiye
Tezin Onay Tarihi: 2005
Tezin Dili: Türkçe
Öğrenci: YAREN ÖZMADENCİ
Danışman: SERPİL ERGÜN
Özet:TEZ İ 20. yüzyıldan itibaren kurumsallaşan kuşaklararası ve kuşakiçi dayanışma temelinde bulunan sosyal güvenlik sistemi, birçok ülkede benimsenerek çağdaş, sosyal devletin gelir dağılımı bozukluğunu azaltma, çalışan kitleleri beşeri-iktisadi risklere karşı güvence altına alma ve yoksulluğu önleme çabalarının uyguluma aracı haline gelmiştir. Sosyal sigortalar, dünyanın her yerinde insanlara karşılaşabilecekleri sosyal risklere karşı güvence vermektedir. Demografik ve ekonomik yapılarda meydana gelen hızlı değişimler, sosyal sigortalar üzerinde orta ve uzun vadede köklü değişikliklerin yapılmasını zorunluluk haline getirmiştir. Gelişmiş ülkeler, sosyal güvenlik sistemleri krizin içine girmeden gerekli yapısal reformları yapma konusunda daha rasyonel politikalar izleyebilmiştir. Gelişmekte olan ülkeler ise gerek az gelişmişliğin verdiği imkansızlıklar, gerekse dünya konjonktürüne uyum gösterme konusunda karşılaştıkları zorluklar nedeniyle sosyal güvenlik sistemleri krize girdikten sonra radikal reformlar yapmak zorunda kalmıştır. Şili’de yapılan sosyal güvenlik reformu en radikal reform olmuş, Şili’yi kendisi gibi gelişmekte olan pek çok Latin Amerika ve Doğu Avrupa ülkesi izlemiştir. Gelişmiş ülkeler ise, sosyal güvenlik sistemleri krizin eşiğine gelmeden önce gerekli önlemleri almışlar ve bu rahatlık içinde reformlarını gerçekleştirmişlerdir. Sosyal sigorta sistemlerinde karşılaşabilecekleri krizlerin sebeplerini önceden tespit edebilen gelişmiş ülkeler; emeklilik yaşını yükseltmişler, emeklilik gelirlerini düşürmüşler, toplanan primlerin miktarlarını ve sürelerini artırmışlardır. Alınan bu tedbirler, emeklilik hakkını zorlaştırmış ve emeklilik dönemlerinde refah seviyesinin azalmasına yol açmıştır. Emeklilik dönemlerindeki refah seviyesinin artırılması için zorunluluk esasına dayalı özel emeklilik programlarından yararlanılmasına ilişkin yaklaşımlar ise, kamuoyunda tepkilerle karşılaşmıştır. Şili, Meksika, Bolivya gibi bazı Latin Amerika ülkelerinde yapılan reformların dünya genelinde yapılan emeklilik sistemi reformları içinde en köklü değişiklikler getiren reformlar olduğu kabul edilmektedir. Zira, söz konusu ülkelerde sosyal sigortaların yerini özel sigortalar almış bulunmaktadır. Özellikle uluslararası ekonomik kuruluşlar, gelişmekte olan ülkelerde sosyal sigortaların yerini özel sigortaların alması için çaba göstermişlerdir. Bununla birlikte değinilen Latin Amerika ülkeleri dışındaki ülkelerde sosyal sigortaların kaldırılmadığı ancak, yeniden yapılandırıldığı görülmektedir. Yapılan yeni düzenlemeler, sosyal sigortaların birinci ayakta zorunlu ve temel ayak olarak, özel sigortaların ise ikinci veya üçüncü ayaklarda zorunlu veya gönüllü ayak olarak tamamlayıcı programlar şeklinde tesis edilmesine olanak vermektedir. Bu kapsamda, gelişmekte olan ülkelerden Latin Amerika ve Doğu Avrupa ülkelerindeki özel emeklilik programlarının, genellikle ikinci ayakta zorunluluk esasına dayalı olarak kuruldukları görülmektedir. Gelişmiş ülkelerden ABD, Kanada, İngiltere, Almanya, Hollanda gibi ülkelerin emeklilik sistemlerinde, özel emeklilik programları gönüllülük esasına dayalı olarak ve ikinci veya üçüncü ayaklarda bulunmaktadır. Dünya genelinde sosyal güvenlik sistemlerinde yaşanan sürece benzer gelişmeler ülkemizde de görülmektedir. Zamanında toplanamayan primler, sık sık çıkarılan prim afları, toplanan primlerin reel değerlendirilmemesi, geriye doğru borçlanmalar ve erken yaşlarda emeklilik gibi sebepler, uzun vadeli bir sigorta kolu olan emeklilik sigortasının sorunsuz işlemesine engel olmaktadır. Yeni kurulan bir kamu emeklilik sisteminde, emeklilik hakkını kazananların giderleriyle karşılaşılacak sürenin ortalama 20 yıl sonra olması ve genç nüfusun hızla artması, milyarlarca dolar paranın prim olarak toplanıp fonlanması için çok uygun olmasına karşın, bahsi geçen sebeplerle bu fırsat değerlendirilememiş ve sosyal sigorta sistemimiz ergenliğe ulaşamadan yaşlanmıştır. Genç nüfusumuz hızla arttığı için dağıtım yönteminin verimli işleyebileceği bir ortama sahip olan sosyal sigorta sistemimiz, yaşadığı krizler nedeniyle taraflarını memnun edememekte ve her yıl genel bütçeden yapılan transferlerle desteklenmek zorunda kalmaktadır. Dünyadaki emeklilik uygulamaları, ülkemiz için hazırlanan özel emeklilik programlarına da örnek olmuş ve bu yöndeki çalışmaları hızlandırmıştır. Genellikle gelişmiş ülkelerde gönüllülük esasına dayalı olarak kurulan, gelişmekteki ülkelerde ise zorunluluk esasına dayalı olarak kurulan bireysel emeklilik sistemi, gelişmekteki bir ülke olan ülkemizde gönüllülük esasına dayalı olarak kurulmuştur. Bireysel emeklilik sistemimiz, üyelerine emeklilik dönemlerinde ilave gelir sağlayarak onların yaşam standardını yükseltmeyi amaçlamaktadır. Bunun için, üyelerine yüksek yaşam standardı sağlamayı amaçlayan ve hedeflediği sonuçları alamayan hayat sigortacılığı uygulamalarından gerekli derslerin alınması gerekmektedir. Sisteme katılan bireylerin, mevzuat hükümlerine uygun olarak yükümlülüklerini yerine getirmeleri, özellikle katkı paylarını düzenli ödemeleri, sistemin uzun vadeli bir yapıya sahip olduğunu bilerek gereken sabrı ve inancı göstermeleri, konjonktürel gelişmelere uygun olarak yatırım kararlarını belirlemeleri, bireysel emeklilik sisteminin kendisi ve işleyişi konusunda bilgilenmeleri gibi hususlar bireysel emeklilik sisteminin başarıya ulaşmasında bireyi ilgilendiren temel unsurlardır. Sistemin dolaylı ancak bazı yönleriyle doğrudan tarafı olan devletin; emeklilik şirketlerinin ve katılımcıların mevzuat hükümlerine uygun hareket edip etmediğini denetlemesi, gerekli uyarıları ve müeyyideleri zamanında ve gerektiği gibi yapması, emeklilik şirketleri arasında haksız rekabete fırsat vermemesi ve tekelleşmenin önüne geçmesi, vergi teşviklerini artırması, sistemin işleyişinde ortaya çıkabilecek aksaklıklara zamanında müdahale etmesi ve gereken değişikliklere zamanında gitmesi gibi hususlar bireysel emeklilik sisteminin başarıya ulaşmasında devleti ilgilendiren temel unsurlar arasında yer almaktadır. Ülkemizde sık aralıklarla görülen siyasi ve ekonomik krizler, yaşanan istikrarsızlıklar, yatırım yapmak isteyen herkesi kısa vadeli düşünmeye ve gerektiğinde kararlarını ve stratejilerini kolay ve düşük maliyetlerle değiştirebilecekleri planlamalar yapmaya zorlamaktadır. Bu durum, bireysel emeklilik sistemi gibi uzun vadeli bir yatırım planında alınacak riskin çok büyük olabileceği yorumlarına neden olmaktadır. Özellikle son yıllarda ekonomik yapıyı ve piyasaları oldukça sarsan ve milyarlarca dolarla ifade edilen batık banka olaylarının bireysel emeklilik birikimlerinde de yaşanabileceği, birikimlerin reel olarak çok değer kaybedebileceği iddiaları da bulunmaktadır. Ancak, ülkemizde görülen ve büyük reel kayıplara yol açan krizler göstermiştir ki tasarruflar hangi yatırım aracında değerlendirilirse değerlendirilsin kısa ve orta vadede hepsi zarara uğramaktadır. Profesyonel yatırımcıların, bu tür krizlerde en az zarar eden, hatta çoğu zaman kar edenler arasında yer aldıkları görülmektedir. Profesyonel piyasa oyuncuları ne zaman hangi yatırımın en iyi değerlendirme aracı olabileceğini tahmin edebilmekte ve ona göre hareket etmektedir. Sonuç olarak, uzun vadeli bir tasarruf ve yatırım aracı olan bireysel emeklilik sisteminin, önümüzdeki yıllarda karşılaşılabilecek olası krizlerde katılımcılarını zarara uğratması ihtimalinin, diğer yatırım araçlarının yatırımcılarını zarara uğratması ihtimalinden daha az olduğu söylenebilecektir. Emeklilik şirketleri batsa dahi, katılımcıların birikimleri saklayıcı kuruluşta saklandığından zarar görmemektedir. THE SUMMARY OF THE MASTER THESIS The social security system which has been the basis of the solidarity between and within the generations since the tweentienth century, has assimilated by many countries and become the application device to decrease the unstable income distribution of the social government , to protect the working people against the humanistic and economical risks and to prevent the poverty.Throughout the world, social insurances protect the people against the social risks which they may come face to face.The rapid changes occuring in economic and demographic structures, has made it compulsory to make changes on social insurances in the mid and long run.Developed countries have followed more rational politics about reforming befare their social security systems have crisis because of the impossibilities of insufficient development and the difficulties they come face to face about the adaptation to the economic situation of the world. The social security reform of Chile had been the most radical one and many developing countries in Latin America and East Europe followed Chile. Developed countries had taken necessary measures before their social security systems had crisis and they reformed easily. These countries had determined the reasons of the crisis which they could have come face to face in their social security systems and raised the age of retirement , decreased the retirement incomes, increased the amounts and the periods of the premiums. This kind of steps made being retired difficult and paved the way for the decrease in the level of the prosperity in the retirement. The approaches which was related to profit from the private retirement programmes based on the obligation basis, was reacted by people. The reforms in Chile, Mexico, Bolivia are accepted to have brought the most radical changes when they are compared with the other countries’ reforms about the retirement system. So, private insurances have taken places of the social insurances in such countries. Particularly, international economic institutions have stroven to replace the social insurances with the private insurances in the developing countries. The current arrangements have made the social insurances compulsory and the first step. According to these arrangements, private insurances are the second or the third step and voluntary, supplementary programmes. So, it is seen that the developing countries in Latin America and East Europe form their private retirement programmes in terms of the obligation basis as the second step. In the developed countries such as U.S.A., Canadia, England, Germany and Holland, the private retirement programmes are voluntary and the second or the third step. The developments which are similar to the developments of the social security reforms in the world, are also seen in our country. Some reasons prevent the retirement insurance which is a long-term insurance branch, from performing well. The first of these reasons is the premiums which have not been gathered in time. The other reasons are those: The premiums which have been gathered, can not be used in a real way, getting into the dept towards the past and the peoples’ being retired in early ages. In a new established retirement system, the period of time after which the outcomes of the retired people should be paid, is twenty years and the young population increases rapidly. Although these elements create a suitable atmosphere to gather and store billions of dollars as Premium, because of the stated reasons, this opportunity can not be utilized and our social insurance system has grown old without being matured. Because of the fact that our young population has been increasing rapidly, our social security system has a suitable atmosphere in which distribution method can function productively. However, it can not satisfy the people because of the crisis and it should even be supported by the transfers from the general budget. The retirement applications throughout the world have been important examples to our country and have accelerated the efforts about this subject. The individual retirement system which is always formed to be based on the voluntary basis in developed countries and based on the obligation basis in developing countries, has been constructed to be based on the voluntary basis in our country. The aim of our individual retirement system is to make the life standards of the participants higher by providing them extra incomes. For this reason, it is necessary to take lessons from other life insurance applications which have aimed the same thing and have been unsuccessful in the end. The people who join the system should perform their responsibilities in terms of the laws, pay their pension contributions regularly and they should be patient knowing that the system has a long-term structure. In addition, they should determine their investment decisions according to the developments of the economic situation and they should obtain information about the individual retirement system and how it function. These are the basic elements pertaining to the participants for the success of the individual retirement system. The government is related to the system indirectly but it sometimes the direct side of the system. The government should inspect if the companies and participants behave in terms of the laws or not, it should warn the people and give the punishments properly. In addition, the government should not allow unfair competition among the retirement companies and it should put a stop to monopolizing, increase tax encouragements, interfere with the problems which can occur in the system and make necessary changes in time. These are the basic elements pertaining to the government for the success of the individual retirement system. Political, economic crisis and instabilities which are often seen in our country, force the investors to think of the short-term plans which they can change their decisions and strategies easily and with the low price. This situation cause some interpretensions. It is claimed that being a long-term investment plan, individual retirement system is risky. The current events about the banks which have gone bankrupt , have affected the economic structure and markets and these events have stated to lose of billions dollars. It is claimed that some events similar to these, can appear in the individual retirement aggregations and these aggregations can lose worth wherever it is used. It is seen that professional investors are among the people who lose the least money and they even make a profit. Professional people predict which investment will make the most profit and behave in terms of their predictions. As a conclusion, it can be said that individual retirement system which is a long-term savings and investment device, is less likely to lose money in the probable crisis than the other investment devices. Even if the retirement companies go bankrupt, the aggregations of the participants do not lose money because of the fact that their aggregations are stored in storing institution.