Tezin Türü: Yüksek Lisans
Tezin Yürütüldüğü Kurum: Marmara Üniversitesi, Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü, Türkiye
Tezin Onay Tarihi: 2010
Tezin Dili: Türkçe
Öğrenci: TELMAN GULİYEV
Danışman: Okan Yeşilot
Özet:Azerbaycan ve İran’ı hâkimiyet altında tutmak isteyen Rusya’nın tarihinde Baltık, Karadeniz ve Hazar Denizi önemli yer tutmaktadır. Azerbaycan ve güneyindeki İran’ı hâkimiyetine almak isteyen Rusya için Hazar bölgesi siyasi ve ekonomik bir önem arz etmektedir. Çarlık Rusyası’nın, İran’a silah zoruyla kabul ettirdiği Gülistan Anlaşması, uluslararası hukuk kuralları ihlal edilerek imzalanmış ve sadece Rusya’nın çıkarları göz önünde bulundurularak düzenlemiştir. Bu anlaşmanın düzenlenmesi ve imzalanması sürecine, Azerbaycan halkını ve hanlıklar yönetimini temsilen hiç kimsenin katılmadığı göz önünde bulundurulduğunda bu belgenin, meşruluğu tartışılmaktadır. Azerbaycan toprakları, Azerbaycan Türklerine sorulmadan, Rusya ve İran arasında bölünmüştür. Dolayısıyla, Kuzey Azerbaycan’ın Rusya’ya bağlanması, gönüllü olarak değil, silah zoruyla gerçekleşmiştir. Rusya, silah zoruyla ele geçirilen bu topraklarda kalıcı hale gelebilmek ve devam eden direnişleri durdurabilmek için, bu bölgede, yeni bir yönetim anlayışı uygulamaya başlamıştır. ABSTRACT The Baltic, the Caspian and the Black sea occupy a significant place in the history of Russia, which has intended to keep Azerbaijan and Persia under its control. The Caspian region is of political and economic value to Russia, aiming to predominate over Azerbaijan and Persia, its southern neighbour. The treaty of Gülistan, which Persia agreed to sign by Russian force, respects no international law and favors the Russian side only. Given that the Azerbaijan people were not represented in the signing of the treaty, its legitimacy is a subject of dispute. The Azerbaijan territory, despite being against the will of its people, was split in two between Russia and Persia. Therefore, it is worth noting that the northern Azerbaijan was incorporated into Russian lands by force. In order to have permanent control over these lands taken by force and to suppress the opposition, Russia began to apply a new understanding of administration.