Tezin Türü: Yüksek Lisans
Tezin Yürütüldüğü Kurum: Marmara Üniversitesi, Türkiye
Tezin Onay Tarihi: 2007
Tezin Dili: Türkçe
Öğrenci: Mustafa Özmen
Özet:
Atabeglik, Türkiye Selçuklu Devleti teşkilâtı içerisinde vezâretten sonra en önemli memuriyettir. Görev ve yetkileri açısından bakıldığında da bu durum görülmektedir. Ayrıca atabegin protokoldeki yeri de bu görüşü doğrulamaktadır. Bu müessese devletin kuruluşundan yıkılışına kadar kesintisiz bir şekilde var olan bir kurumdur. Atabeglik hakkındaki genel kanaat, kurumun öneminin Moğol döneminde arttığı yönündedir. Fakat bu araştırmada atabeglik müessesesinin devletin kuruluşundan itibaren önemli görev ve yetkilere sahip olduğu ortaya çıkmaktadır. Bununla beraber bir diğer önemli husus da “lala” ıstılahının zaman zaman tek başına zaman zaman da “atabeg” ünvanı ile beraber kullanılmasıdır. Bu durumun temel nedeni Farsça “lala” kelimesi ile Türkçe “atabeg” kelimesinin eş anlamlı olmasından kaynaklanmaktadır. Bu nedenle lala ünvanı ile anılan kişiler de konu içerisinde incelenmiştir. Lalalık, Türkiye Selçuklu Devletinde resmî bir memuriyeti ifade etmemektedir. Bu terim ancak Osmanlı imparatorluğu’nda bir memuriyet olma özelliği kazanmıştır. Türkiye Selçuklularında sultan atabegi (atabeg-i mu‘azzam) ve melik atabegi (atabegü’l-melikî) olmak üzere iki ayrı atabeg bulunmaktadır ve bu iki memuriyetin görev alanları farklılık arzetmektedir. Yani sultan atabeglerinin çoğu melik (şehzade) mürebbîliği yapmamıştır ve yapması da gerekmemektedir. Ğulâm sistemi içerisinden yetişen ve devlet tecrübesi olan her emir bu göreve pekâlâ atanabilmektedir. Dolayısı ile sultan atabegliği melik mürebbilîğinden farklı olarak merkezde önemli bir memuriyetdir. Bu açıdan bakıldığında merkezdeki atabeglerin, atabeg teriminin ifade ettiği anlamın tamamıyla dışında kalan bir görev alanı olduğu görülecektir. Melik atabegleri ise bilindiği üzere sancaklarda meliklerin yetiştirilmesine memur edilen kişilerdir. Türkiye Selçuklu Devleti tarihi incelendiğinde her iki anlamda atabeglik müessesinin çok önemli bir tarihi role haiz olduğu görülmektedir. ABSTRACT The institution of atabeg in Anatolian Seljuks was the second important official position of the State’s general organisation after the institution of viziers. The situation is the same as for atabegs responsibilities and authority. Atabeg’s special position in state protocol is a main indicator of his importance. This institution had been a continuation from the beginning to the fall of the state. According to the main commentators of this subject, during the period of Mongol oppression, the importance of Atabeg was more clear than the other periods. However, our studies indicate that the institution of atabeg had already been important responsibilities and authority at the beginning of the state. Moreover there is one another important point that sometimes the term of lala had been used alone and sometimes with the title of atabeg. The main reason of this situation is the word of lala in Persian was the synonym of the word of Atabeg in Turkish. Thus, the people that used the title of lala is also one of the main subjects of this thesis. Until the Ottoman period, the title of lala had never been an official position among Turkic state organisations. There are two kinds of atabeg in Anatolian Seljuks was called by atabeg of sultan (atabeg-i a’zam) and atabeg of malik (atabeg al-malikî). The Atabeg who was together with the sultan in the center of the state had not been assigned as a tutor (murebbî) of the shahzades (melik). Because of this, they had a very different position than the other atabegs. Every emir but only who was growth in ghulam system and had an experience of statesmanship could be appointed to this important official position. As for melik atabegs, they would been appointed as the tutors of shahzades in sanjaks.