AK PARTİ HÜKÜMETLERİ DÖNEMİNDE TİCARİ DİPLOMASİ FAALİYETLERİNİN DIŞ POLİTİKA YAPIM SÜRECİNDEKİ ROLÜ: DIŞ EKONOMİK İLİŞKİLER KURULU BAĞLAMINDA DEĞERLENDİRME


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Marmara Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2019

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: MUSTAFA ÇELİK

Danışman: Alaeddin Yalçınkaya

Özet:

Bölgeselleşme ve küreselleşme faaliyetlerinin artmasıyla beraber dış politika uygulamalarında aktörler çeşitlenmiştir. Sınırların daha şeffaf hale geldiği, uluslararası mal ve para hareketlerinin yaygınlaştığı durumda ülkelerin, ticaret yapıcıları dış politika uygulamalarında araç olarak gündeme alması zaruri hale gelmiştir. Uluslararası ilişkilerde serbest pazar, bölgesel entegrasyonlar vb. kavramların dolaşıma girmesiyle çıkar çatışmasından bağımsız olarak  ‘’kazan-kazan’’ ve ‘’karşılıklı ekonomik bağımlılık’’ çerçevesinde yürütülen ilişkiler ülkelerin rollerinin yeniden tanımlanmasına yol açmıştır. Türkiye, Ak Parti iktidarları döneminde dış politikada üzerine yüklenen rolleri yetire getirebilmek için bölge ülkeleri ile sıfır sorun temelli politikalar üretme iddiası içinde olmuştur. Bunu yaparken dış politika faaliyetlerinde ekonomi ağırlıklı politikalara da yer verilmiştir. Turgut Özal dönemi dış politika uygulamalarının da temel özelliği olan ekonomi ağırlıklı politikalar, 1986 yılında kurulan Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) eliyle yürütülmüştür. Ak Parti’nin kurumsal yapısında 2004 ve 2014 yıllarında iki defa değişikliğe gittiği DEİK, süreç içerisinde ‘’devletleşme’’ eleştirileri ile karşı karşıya kalmıştır. DEİK’in ana aracı olan iş konseyleri mekanizmaları dönem içinde artış göstermiş, oluşturulan işbirliği alanları ile ihracat artışında belli bir ivme yakalanmış olmakla birlikte ihracatın ithalatı karşılama oranında gelişme sağlanamamıştır. Bölge ülkeleri ile artırılmak istenen ekonomik ve ticari ilişkiler, yaşanan siyasi gelişmeler sebebiyle sekteye uğramıştır. DEİK’in ticari diplomasi örgütü olarak yürüteceği faaliyetlerde araçlarını ‘’devletleşme’’ tehdidinin dışına taşıyarak muhatapları nezdinde daha geniş bir alan bulacağı gerçektir.

Anahtar kelimeler: Ticari Diplomasi, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu, İhracat, Küreselleşme