Dünya her gün daha da büyük bir hızla değişmekte ve biz aynı kaldığımız her an geri kalmaktayız. Bu nedenle de özellikle son yıllarda gerek global olarak iş dünyasında gerekse meslek grupları açısından belki de en çok tartışılan konulardan biri değişimdir. Konu, çeşitli makalelerde, kitaplarda ele alınmakla kalmayıp son yıllarda bunların yanı sıra değişim başlığı altında kongreler de düzenlenmektedir. Tüm bu faaliyetler iç denetçiler de dahil olmak üzere tüm meslek gruplarına bu konuda dünyanın nereye gittiğini gösterebilmeyi, bu konuda neler yapılması gerektiğini anlatabilmeyi hedeflemekte ve işletmelerin sürdürülebilir olmaları adına konunun önemini vurgulamaya çalışmaktadır. Bu bağlamda ortaya, değişimin yönetilmesi kavramı çıkmakta ve bu durum pek çok zorluğu beraberinde getirmektedir. Değişimin beraberinde getirdiği bu zorluklar ile baş edebilme becerisi, organizasyonlarda etken, etkin ve ekonomik bir çalışma ortamı yaratılması ve sürdürülebilirliğin sağlanabilmesi açılarından önem arz etmektedir. Organizasyonlarda değişimler yalnızca bir iş sürecine yönelik olabileceği gibi önemli bir yapılandırma şeklinde de gerçekleştirilebilir. Bu değişimler organizasyonları yaygın biçimde etkilemekte ve iç denetçilerin söz konusu durumun dışında kalmaları mümkün olamamaktadır. Organizasyonları en yakından tanıyan ve değer katma misyonunu üstlenmiş iç denetçilerin, değişim konusunda çeşitli roller üstlenmesi ve sahip oldukları global bakış açısıyla bu süreç içerisinde yer almaları beklenmektedir.