İnönü Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, cilt.14, sa.1, ss.1-14, 2023 (Hakemli Dergi)
Ortaklar arası iş birliği ve güven duygusunun ön planda olduğu adi ortaklıkta, güven ilişkisinin
zedelenmesine neden olan ortağın haklı nedenle şirketten çıkarılabilmesi önemli bir imkandır. Zira söz
konusu ortak ile ilişkiye devam etmek istemeyen diğer ortaklar, bu sayede şirketin feshine alternatif bir
imkan elde ederler ve ortaklık ilişkisini çekilmez hale getiren ortağı çıkarmak suretiyle adi ortaklık
ilişkisini kendi aralarında sürdürebilirler. Nitekim bu çalışmada; Alman, Avusturya, İsviçre ve Türk kanun
koyucularının adi ortaklıktan haklı nedenle çıkarma müessesesine bakış açıları ve meseleyi düzenleyiş
tarzları incelenmiştir. Alman ve Avusturya hukuk sistemlerinde ortaklığın devamlılığı ilkesi benimsenmiş
ve haklı bir nedenin varlığı halinde diğer ortaklara, şirketin feshi yerine haklı neden şahsında doğan ortağın
çıkarılmasını sağlama imkanı tanınmıştır (§ 737 BGB; § 1213 ABGB). Özellikle mehaz Alman
hukukunda, şahıs şirketleri hukukunun güncellenmesi amacına yönelik yapılan son revizyon çalışmaları
kapsamında devam klozu kaldırılmış ve 01.01.2024 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, adi ortaklıkta
haklı nedenle çıkarma imkanı kanuni bir hak olarak düzenlenmiştir (§ 727 BGB-MoPeG). İsviçre ve Türk
hukuk sistemlerinde ise söz konusu mesele kanuni düzlemde ele alınmamıştır. Türk hukukunda 6098 sayılı
Türk Borçlar Kanunu’nun 633. maddesi ile ilk kez adi ortaklıktan çıkma ve çıkarma konusunda bir
düzenleme yapılmış; fakat ilgili hükmün lafzında ortağın haklı nedenle çıkarılması hususuna yer
verilmemiştir. Ancak çalışmada, kanun koyucunun TBK m.633’ü düzenleme amacından yola çıkılarak,
Türk adi ortaklık hukukunda ortağın haklı nedenle şirketten çıkarılmasının de lege lata mümkün olduğu
görüşü savunulmuş; bunun yanı sıra konuya ilişkin de lege ferenda önerilerde bulunulmuştur.
In an ordinary partnership, where cooperation and trust between the partners are crucial, it is an important
opportunity to exclude of the partner for just cause who has damaged the relationship of trust. This is
because the other partners who do not want to continue the relationship with the said partner have an
alternative way of dissolving the partnership. They can continue the partnership relationship among
themselves by excluding the partner who has damaged the relationship of trust. This study examined the
perspectives of the German, Austrian, Swiss and Turkish legislatures on the issue of exclusion from an
ordinary partnership for just cause and their regulations on this. In short, there is a specific legal regulation
in German and Austrian law on the issue of exclusion for just cause in an ordinary partnership (§ 737
BGB; § 1213 ABGB). In Swiss and Turkish law, however, the issue in question is not regulated by law.
In Turkish law, Article 633 of the Turkish Code of Obligations Nr. 6098, for the first time explicitly
regulates the issue of exclusion from an ordinary partnership. However, the text of the corresponding
article does not include the question of the exclusion of the partner for just cause. However, taking into
account the legislator's objective, the study considered that de lege lata it is possible to exclude the partner
from the ordinary partnership for just cause and, in addition, de lege ferenda proposals were made on the
subject.