Turk J Child Adolesc Ment Health , cilt.26, sa.3, ss.125-130, 2019 (Hakemli Dergi)
Birçok ülkede evlilik için yasal yaş sınırı bulunmasına rağmen, erken evlilik olarak tanımlanan 18 yaş altı evlilikler varlığını halen sürdürmektedir. Cinsiyetler arası ciddi farklılıkların gözlendiği erken evlilikler, özellikle kız çocuklarının fiziksel ve ruhsal iyilik halini olumsuz etkilemektedir. Çalışmamızda erken evlilikler ile ilişkili olabilecek sosyodemografik etmenler ve psikiyatrik tanıların incelenmesi amaçlanmıştır.
Çalışmamıza erken evlendirilmeleri için mahkemeler tarafından adli değerlendirmesi yapılması amacı ile yönlendirilen 42 ergen alındı. Olguların dosyaları, sosyal inceleme raporları ve psikometrik değerlendirme sonuçları geriye dönük olarak incelendi. Psikiyatrik bozukluk tanıları DSM-5’e dayalı klinik görüşme ile belirlendi.
Olguların tamamı kız ergendi, %20’si okuryazar değildi, %40’ı ilkokul mezunuydu. Örneklemin %56,8’i kırsal alanda yaşıyordu. Adli görüşmeye geldiğinde %81’i dini nikah ile gayriresmi evlilik gerçekleştirmişti. Kızların %59,5’i gebeydi, %9,5’inin çocuğu vardı. DSM-5’e göre psikiyatrik tanı alma oranı %9,5’ti. Erken yaşta gebelik yaşayanlar, hiç gebelik yaşamayanlar ile karşılaştırıldığında, daha küçük yaşta dini nikah ile evlendirildikleri ve eşleri ile aralarındaki yaş farkının daha fazla olduğu gözlendi (p<0,05).
Erken evlilikler düşük eğitim düzeyi ve sosyoekonomik güçlükler ile ilişkilidir. Yüksek risk altında olan kızların okul ortamında kalma sürelerinin uzatılması, küçük yaşta evlilik oranlarını azaltabilmek amaçlı en temel tedbirlerden biridir. Evli kızlara yönelik eğitim, bilgi ve beceri gelişimini destekleyici özel ağların oluşturulmasına ihtiyaç vardır.
Anahtar Kelimeler: Çocuk, erken evlilik, adli değerlendirme, psikiyatri