Dijital Sürdürülebilirlik


Creative Commons License

Koçoğlu Sazkaya M.

İşletmelerin Kaçınılmaz Yolculuğu Dijital Dönüşüm, Işıl Mendeş Pekdemir, Editör, Beta Yayıncılık, İstanbul, ss.261-288, 2019

  • Yayın Türü: Kitapta Bölüm / Mesleki Kitap
  • Basım Tarihi: 2019
  • Yayınevi: Beta Yayıncılık
  • Basıldığı Şehir: İstanbul
  • Sayfa Sayıları: ss.261-288
  • Editörler: Işıl Mendeş Pekdemir, Editör
  • Marmara Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Temelinde bugünün kaynaklarının geçmişten ve atalarımızdan bizlere miras kaldığı düşüncesiyle bizlerinde gelecek nesile sahip olduğumuz tüm kaynakların miras bırakılması felsefesi yatan sürdürülebilirlik kavramına olan ilgi toplumun hemen hemen her kesiminde son dönemlerde artmaktadır. Toplumun eğitim seviyesinin, bilinçlilik ve farkındalığın artmasıyla sahip olunan kaynakların korunmasına yönelik anlayış her geçen gün değişmektedir. Aslında öncelikli olarak aileden alınan eğitimle başlayan bu farkındalık, okullar da alınan eğitim ve sosyal öğrenme yoluyla hız kazanmakta ve gittikçe de işletmelere doğru yaygınlaşmaktadır.


Tarihe bakıldığında, toplumların yaşadıkları endüstri devrimleriyle değiştiği ve şekillendiği görülmektedir. Yaşanılan bu dört endüstri devrimi ile çevremizdeki birçok şey değişmiş ve hayatımız bu değişimlerden etkilenmiştir. Tıp, eğitim, ulaştırma, üretim, bankacılık, işletme, spor, gıda ve diğer birçok sektörde yaşanılan olaylar endüstri devrimi neticesinde çok büyük değişimlere neden olmuştur. Bu değişimlerin olumlu yönleri olduğu kadar olumsuz yönleri de olmuştur. Bu hızlı değişim nedeniyle insanlık kendi doğal yaşantısını adeta unutmuş, buna karşın, bu değişim ekonomik, çevre ve toplumsal (sosyal) değişimleri de beraberinde getirerek sürdürülebilirlik kavramının doğmasına ve gelişimine de neden olmuştur.


Kanaatimce, bireysel olarak ülkemizde kaynakları israf etmeme ve geri dönüşümünü sağlamaya yönelik sürdürülebilirlik kavramına farkındalığımız mavi kapak toplama projesiyle başlamıştır. Bunun yanı sıra, işletmeler ise son dönemlerde gerek yasal yaptırımlar, gerek paydaşlarının, özellikle sivil toplum kuruluşlarının baskısıyla, gerekse müşteri memnuniyetini arttırmak amacıyla sürdürülebilirlik çerçevesinde uygulamalar gerçekleştirmektedir. Bu bağlamda, işletmeler sürdürülebilirliğin temelinde yatan üç unsura yönelik, ekonomik, çevre ve toplumsal alanlarda çalışmalar ve projeler gerçekleştirirken bir taraftan da, işletmelerin ürün, hizmet, süreç ve çıktılarının sürdürülebilirliğe olan katkısı sorgulanmaya başlanmıştır. Dolayısıyla, sürdürülebilirlik, işletmeler için hem yasal açıdan hem de rekabet avantajı sağlayabilmek adına zorunluluk haline gelmiştir.  


Diğer taraftan, dijitalleşme, rekabet avantajı sağlayabilen bir başka önemli konu olarak işletmelerin karşısına çıkmıştır. Dijitalleşme bugünün dünyasında işletmeler açısından değerlendirildiğinde, gelişim için en önemli unsurlardan biridir. İşletmelerin ayakta kalabilmeleri, devamlılıklarını sağlayabilmeleri, bir başka deyişle, sürdürülebilir olmaları dijitalleşme ile mümkündür. Bu nedenle işletmeler dijitalleşmeye önem vermek ve dijital dünyadaki değişimleri takip edip uygulamak durumunda kalmışlardır.