Sosyo Ekonomik Stratejiler I: Ekonomi-Maliye-Finans-Kamu Yönetimi, Özgür Çatıkkaş, Hamza Kahriman, Ayhan Yatbaz, Editör, IJOPEC Publication Limited, London, ss.165-182, 2017
Bireyler insanlık tarihi boyunca; hem temel ihtiyaç ve gereksinimlerini karşılayarak hayatta kalma, hem de yaşadıkları ortamlarda katma değer yaratarak, gerek kendilerine gerekse önem verdikleri kişi veya değerlere iyi bir gelecek bırakma çabası içinde olmuşlardır. İnsanoğlu modernleşerek makineleri, silahları, her türlü alet edevatı kullanmaya başlayıp, para gibi bir değişim aracı yarattığında ve yerleşik bir yaşama geçip mülkiyet sahibi olduğunda; bu değerlerini düzenleyecek, organize edecek ve nesiller boyu yaşamalarını sağlayacak kurumlara ihtiyaç duymuştur. Binlerce yıllık evrimsel süreç içerisinde aile gibi ufak kurumlar büyüyerek ve birleşerek ülkeleri, devletleri ve onların kurumlarını oluşturmuşlardır.
Özellikle Sanayi Devrimi’nden
sonra toplumsal ilişkilerin karmaşıklaşması ve insanoğlunun yüzyıllardır
süregelen yaşam biçimini değiştirmek zorunda kalmasıyla; önce çalışma hayatının
düzenlenmesi gerekliliği, daha sonra da bu ‘çalışma’ yani ‘emek’ sayesinde elde
edilecek ücretin ya da sermayedarın elde edeceği karın, ya da mülkiyet
sahibinin elde edeceği kira gelirinin nasıl değerlendirileceği, harcanacağı ya
da biriktirileceği gündeme gelmiştir. İktisat teori ve politikalarıyla da
onlarca yıl toplumlara yol gösterilip, bugünkü sistem oluşturulmuştur.
Bugün, dünyanın çoğu ülkesinde
olduğu gibi ülkemizde de sosyal devlet anlayışıyla ve kurumlarıyla inşa edilen
çalışma hayatı; bu çalışma hayatı dolayısıyla elde edilen maaş, ücret ya da
benzeri diğer gelirler söz konusudur. Devlet; vatandaşlarının çalışma hayatını
düzenlemek, sağlıklı yaşamalarını sağlamak ve tüm ihtiyaçlarını karşılayıp
kendilerine sürdürülebilir bir gelir yaratmak için çeşitli kurum ve değerler
oluşturmuştur. Sosyal güvenlik uygulamaları da bu şekilde işlevsel hale
gelmiştir.
Farklı gelir gruplarındaki
toplumsal katmanların çoğalması, bu gruplar arasındaki ihtiyaçların
karşılanması adına kaynak transferine ihtiyaç doğmuştur. Bu yüzden finansal
kurumlar ve finansal yatırım araçları ortaya çıkmıştır. Ayrıca sosyal devlet
imkânlarının yarattığı tasarruf ve birikim sistemlerinin yetersizliklerini
karşılamak amaçlı özel emeklilik sistemleri de oluşturulmuştur.