Ekonomi Perspektifinden Sosyal Bilimlerde Güncel Çalışmalar, Adnan KARA, Editör, Gazi Kitabevi, Ankara, ss.47-70, 2020
Türk Hazır Giyim Sektörü 2008’li yıllardan sonra tüm dünyada oluşan küresel çetin rekabet ortamında rekabet gücünü koruya bilmek ve artırabilmek için mücadele etmektedir. Bu yönde sektör üretim ağırlıklı yapısından moda ve marka ağırlıklı yapıya geçme sürecini yaşamaktadır. Sektörün moda ve marka ağırlıklı üretim sürecinde başarılı olabilmesi ise nitelikli çalışanlara bağlıdır. Ancak sektörde hala üretim ağırlıklı yapının devam etmesi ve düşük ücret ödeme eğiliminin olması, önceleri sektörde çalışanlara sunulan kötü çalışma şartlar sonucu oluşan önyargılar nedeniyle sektörün nitelikli çalışanlar tarafından yeterli düzeyde tercih edilmediği görülmektedir. Bu bağlamda sektörün nitelikli çalışan sorununun çözümü için işletmelerin işveren markasına dönüşümü günümüzde kabul görmüş en pragmatik stratejik insan kaynakları yönetimi yaklaşımlarından biridir.
Bu çalışmanın temel amacı hazır giyim sektöründe faaliyet gösteren işletmelere yönelik işveren markası algısını ölçmek ve işletmelerin işveren markası konusundaki eksikliklerini belirleyerek işletmelere yönelik öneriler de bulunmaktır. Bu amaç doğrultusunda 2017 yılında İstanbul Sanayi Odası (İSO)`nın I. ve II. 500 işletme sıralamasına girmeyi başarmış ve işveren markası konumuna sahip hazır giyim işletmelerinde farklı pozisyonlarda görev yapan 142 beyaz yakalı çalışandan anket tekniği ile veri toplanmıştır. Verilerin analizi sonucunda hazır giyim işletmelerinin işveren markası kriterlerinden sağlıklı çalışma ortamı, etik ve kurumsal sosyal sorumluluk kriterlerinin iyi düzeyde, iş yaşam dengesi kriterinin ise düşük düzeyde sundukları ve işletmelerin bu kriterlere adaptasyonlarını geliştirmeleri gerektiği sonucuna ulaşılmıştır. Ayrıca çalışmanın sonucunda hazır giyim işletmelerine yönelik bir işveren markası modeli önerilmiştir.