MEGA SPORTING EVENTS AND LEGACY


Creative Commons License

Yılmaz S., Karakuş H.

The Online Journal of Recreation and Sports, cilt.13, sa.2, ss.103-109, 2024 (Hakemli Dergi)

Özet

Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları gibi dev spor etkinliklerine ev sahipliği yapmak, ülkeler, şehirler ve toplum için kalıcı ekonomik ve sosyal miras sağlama zorunluluğunu beraberinde getirmektedir. Bu çalışma Londra 2012 Olimpiyat ve Paralimpik Oyunlarını örneklem alarak, dev spor etkinliklerine ev sahipliği yapmayı planlayan veya yapacak olan şehirlerde sosyal fayda maksimizasyonunu hedefleyen spor mirası kavramını derinlemesine incelemektedir. Somut ve soyut miraslar üzerine yapılan bu inceleme, uygulamalı ve teorik kaynaklardan elde edilen bilgileri temel alarak, sürdürülebilir sonuçlar için spor mirasını planlamanın önemini vurgulamaktadır. Ana araştırma yöntemi olarak doküman analizi kullanılmış olup, yerli ve yabancı literatürdeki farklı kaynaktan elde edilen bulguları incelemektedir. Bulgular, spor mirasının çok yönlü doğasını vurgulayarak hem olumlu hem de olumsuz boyutları kapsadığını ortaya koymaktadır. Londra 2012 Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları gelecek aday şehirler için değerli dersler sunmasıyla birlikte, mirasın ölçülmesindeki zorluklara rağmen, uzun vadeli planlamanın, sürdürülebilirliğin ve uyarlanabilirliğin, dev spor etkinliklerinin spor mirasını en üst düzeye çıkarmada önemli olduğunu vurgulamaktadır. Sonuç olarak, araştırma, dev spor etkinliklerine ev sahipliği yapmayı hedefleyen ülkeler ve şehirler için değerli içgörüler sunarak, organizasyonun ötesinde net miras politikaları ve sürekli iyileştirmenin önemini savunmaktadır. 

The hosting of mega sporting events, such as the Olympic and Paralympic Games, presents cities with the challenge of ensuring lasting economic and social legacies for their countries, cities, and citizens. Using the London 2012 Olympic Games as a benchmark, this study delves into the concept of sports legacy, aiming to maximize social benefit in cities planning to bid for or host such events. Through an examination of tangible and intangible legacies, drawing upon empirical and theoretical resources, the research highlights the importance of legacy planning for sustainable outcomes. Document analysis serves as the primary research method, revealing insights from different sources in domestic and foreign literature. Findings underscore the multifaceted nature of sports legacy, encompassing both positive and negative dimensions, with the London 2012 Olympic and Paralympic Games offering valuable lessons for future bidding cities. Despite challenges in measuring legacy, the study emphasizes the significance of longterm planning, sustainability, and adaptability in maximizing the benefits of mega sporting events. Ultimately, the research provides valuable insights for countries and cities aspiring to host mega sporting events, advocating for clear legacy policies and ongoing improvement beyond the event itself.