HATTAT SAMİ EFENDİ’NİN TOPKAPI SARAYI MÜZESİ KÜTÜPHANESİ’NDEKİ CELÎ SÜLÜS YAZI KALIPLARI ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME


Creative Commons License

Kanbaş M. S.

Sayın Milli Saraylar Sanat-Tarih Mimarlık Dergisi, sa.23, ss.101-127, 2022 (Hakemli Dergi)

Özet

Ortaya koyduğu eserlerle hat sanatında unutulmayacak isimler arasında bulunan Sami Efendi, Osmanlı hat geleneğinin 19. asırdaki önemli halkalarından biridir. 1838-1912 yılları arasında yaşayan sanatçı, celî sülüste Mustafa Râkım ekolünü, celî ta’lîkte ise Yesârîzâde Mustafa İzzet tarzını en mükemmel şekilde temsil etmiş ve yüzlerce hattat yetiştirmiştir.

Aklâm-ı sitte olarak isimlendirilen hat çeşitlerinin tamamını yazabilen Sami Efendi’nin bilinen veya bilinmeyen yüzlerce celî levhası vardır. Bunlar arasında, özellikle Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi’ne GY 4, GY 98 ve GY 81 envanter numaralarıyla kayıtlı yazı kalıpları, bu alanda çalışma yapan herkesin ilgisini çekmiştir. Sözü edilen yazı kalıpları, bizzat hattatın elinden çıktığından dolayı büyük önem arz etmektedir. Bununla birlikte eserlerinde yaptığı ince veya kaba tashihler, onun yarım asır boyunca devam eden sanat serüvenini ortaya koymaktadır.

Bu çalışmada bir yazı kalıbının hazırlanma safhaları incelenmiş, ayrıca Sami Efendi’nin TSMK’de muhafaza edilen celî sülüs yazı kalıpları üzerinde estetik tahliller yapılarak eserler arasındaki farklara işaret edilmiştir. İncelenen yazı kalıpları, hat sanatıyla meşgul olanlar için son derece kıymetli örneklerdir. Hattatın özellikle son yıllarında kaleme aldığı çalışmalarını ise hat sanatının şaheserleri arasında saymak mümkündür.

Calligrapher Sami Efendi, who became one of the unforgettable artists in calligraphy due to his elegant works, left a great mark on the Ottoman-calligraphy tradition in the 19th century. He lived between the years 1838-1912, represented Mustafa Râkım’s school in jalî thuluth and Yesârîzâde Mustafa İzzet’s style in jalî ṭa’liq and trained hundreds of calligraphers.

Sami Efendi could write in all six styles of calligraphy known as Aqlām al-Sitta and wrote hundreds of known or unknown jali panels. Among them, especially the writing patterns preserved in the Topkapı Palace Museum Library with inventory numbers GY 4, GY 98, and GY 81, have attracted the attention of everyone working in this field. These writing patterns, prepared by the calligrapher himself, have great value. However, the fine or rough corrections he made in his works, display his half-century-long artistic adventure.

In this study, the preparation stages of a writing pattern are explained, also aesthetic analyzes are made on Sami Efendi’s jali thuluth writing patterns preserved in Topkapi Palace Museum Library, and the differences between the works are pointed out. The above-mentioned writing patterns are invaluable pieces for those who are engaged in calligraphy. It is possible to consider the works of the calligrapher, especially the ones he made in his last years, among the masterpieces of calligraphy art.