COVİD 19 SALGININDA AŞIRI BİLGİ YÜKÜ DUYGUSAL BULAŞMA VE INFODEMİ


Creative Commons License

Yılmaz E.

Uluslararası Kapadokya Salgın Dönemleri Kongresi, Nevşehir, Türkiye, 31 Mayıs - 03 Haziran 2021, ss.68-86

  • Yayın Türü: Bildiri / Tam Metin Bildiri
  • Doi Numarası: 10.35250/kun/9786054448180
  • Basıldığı Şehir: Nevşehir
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.68-86
  • Marmara Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

İnsanlık tarihinde Covid 19’dan daha fazla insan kaybı ve ekonomik kayıplara sebep olan hatta tarihin seyrini değiştiren salgınlar yaşanmıştır. Ancak Covid 19 salgını, küresel toplumun virüs salgınlarına karşı tepkisinde zayıflıklar olduğunu ortaya koydu ve dünyanın her yerinde, milyarlarca insanı evlerine kapattı veya tecrit etti. Aralık 2019’da ortaya çıkan Covid 19, bugüne kadar görülen en büyük küresel sağlık krizlerine neden oldu.

Evlerine kapanan insanlar, internet bağlantısı ve elektronik medya sayesinde salgın hakkındaki bilgilere kolay erişebildiler ve yine aynı kolaylıkla da bu bilgileri yayabildiler. Elbette bilgiye kolay erişim beraberinde “aşırı bilgi yükü (information overload)” kavramını gündeme getirdi.

Aşırı bilgi yükü, kişinin bir sorunu anlarken gereğinden fazla bilgiyle karşı karşıya kalması durumunda yaşadığı zorluktur ve kişi o sorunu algılamaya çalışırken kapasitesinin üzerinde bilgiyle karşılaşır. Bu bilgi yüklemesi, çeşitli kitle iletişim kanallarından ve kişisel kaynaklardan gelmektedir ve bu süreçte okunan, izlenen, duyulan pek çok bilgi doğru gibi görünse de çoğu zaman doğru değildir. Salgın hakkında yayılan yalan haberler, sahte bilgiler, tıpkı Covid 19’un insandan insana hava yoluyla bulaşması gibi televizyon, telefon ve bilgisayar ekranlarından topluma bulaşmaktadır. Yanlış haberlerin, komplo teorilerinin, tıp dışı tedavilerin ve ırkçı haberlerin endişe verici bir oranda paylaşıldığı bir ortamda başka bir kavram daha karşımıza çıkıyor; küresel “infodemic” (yanlış bilgilendirme salgını). Sosyal medya ve diğer kitle iletişim araçları aracılığıyla Covid 19’dan daha hızlı yayılan infodemi, insanların yanlış ve doğru bilgileri ayırt etmesini de zorlaştırmaktadır. Zira ölümler, coğrafi kilitlenmeler, karantinalar, eve kapanmalar, mali ve sosyal zorlukların konu edildiği koronavirüs haberleri insanlar üzerinde korku, kafa karışıklığı ve psikolojik strese neden olmaktadır. Elbette yazılı ve görsel medyada yer alan COVID-19 infodemikleri de bu durumu daha da ağırlaştırmaktadır. Örneğin marketler virüs nedeniyle halk tarafından yağmalanmaya başlandı. Böylece koronavirüs salgını sadece bireylerin fiziksel sağlığını etkilemekle kalmadı, aynı zamanda enfekte olmamış insanlar üzerinde de korku, mutsuzluk, ümitsizlik, çaresizlik gibi duyguları tetikledi ve infodemikler etkiye açık bu kişileri duygusal bulaşmaya maruz bıraktı.

Covid 19 sürecinde, yanlış bilgiyle mücadele etmek, medya mesajlarının içeriğini doğru analiz etmek, çözümlemek ve kendi iletilerini üretebilmek için “medya okuryazarlığı” yaşamsal öneme sahiptir. Her ne kadar “sağlık okuryazarlığı”, “dijital okuryazarlık”, “yeni medya okuryazarlığı”, “bilgi okuryazarlığı”, “teknoloji okuryazarlığı” vs. gibi kavramlara dikkat çekiliyorsa da tüm bu kavramları içinde barındıran medya okuryazarlığının önemi yadsınamaz. Zira bu kavramlardan hiçbiri Covid 19 salgını sürecinde sözünü ettiğimiz olumsuzluklarla mücadelede tek başına ihtiyacı karşılayamamaktadır.

Bu bağlamda önce aşırı bilgi yükü, infodemic ve duygusal bulaşma kavramları açıklanmış; buradan hareketle Covid 19 salgını sürecinde medya okuryazarlığı kavramının önemine atıf yapılmıştır. Medya okuryazarlığını gerekli kılan medya, insan ve pandemi temelli nedenlere değinildikten sonra salgın sürecinde sahip olunması gereken medya okuryazarlığı yetenekleri üzerinde durulmuştur. Bu noktada medya okuryazarlığının sözü edilen pek çok okuryazarlık türleri için bir ön koşul olması gerektiği sonucuna varılmıştır.

Anahtar Kelimeler: Aşırı bilgi yükü, İnfodemi, Duygusal bulaşma, Medya okuryazarlığı.