Kentsel Heterotopya: İstanbul’un Farklı ve Öteki̇ Mekânları


Creative Commons License

BELGE R., SİYAVUŞ A. E.

JOURNAL OF GEOGRAPHY-COGRAFYA DERGISI, sa.48, ss.175-192, 2024 (ESCI)

Özet

Fransız filozof Michel Foucault ile beraber sosyal bilimlerde giderek yaygınlık kazanan heterotopya kavramı, farklı, karşıt ve öteki mekanları ifade eder. Bir şehirde ya da bir kültürün içinde normdan farklılaşanların bulunduğu mekânı tanımlayan heterotopya, kullanıcıyı “başka bir mekandaymış” gibi hissettirir. Çalışma alanı olan İstanbul, heterotopik mekanlar açısından zengin bir çalışma ortamı sağlamaktadır. Şehrin kadim bir geleneğe sahip olması, üç imparatorluğa başkentlik yapması ve farklı etnik-kültürel grupları barındırması, çeşitli heterotopya mekanlarını ortaya çıkarmıştır. Bu çalışmada İstanbul’un heterotopya mekanları farklı örnekler üzerinden tartışılmıştır. Farklı etnik ve dini grupların mekânı olarak Fener-Balat semti; iç göçlerin mekânsal yansıması olarak Siirt Kadınlar Pazarı; muhafazakâr grupların mekânı olarak Fatih Çarşamba Semti; kozmopolitliğin, gösteri ve yürüyüşlerin merkezi olarak İstiklal Caddesi ve Taksim Meydanı; bir kaçış mekânı olarak Moda ve Yeldeğirmeni ve son olarak ölülerin mekânı olarak da İstanbul’un en büyük ve en eski mezarlığı olan Karacaahmet Mezarlığı seçilmiştir. Araştırmacıların İstanbul’daki 20 yıllık deneyimlerine ve şehrin farklı bölgelerinde yürütülen saha araştırmalarına dayanarak söz konusu heterotopya mekanları belirlenmiş, daha sonra belirlenen mekanlarda katılımcı-gözlemci tekniği kullanılmıştır. Bu mekanları ziyaret edenlerin yaşadıkları deneyim, tecrübe ve algılarını ölçmek adına Google Yorumlar ve Tripadvisor isimli dijital ortamlarda yapılan yorumlar analiz edilmiş, böylece çalışmanın güvenirliliği artırılmıştır. Çalışmada, sanal ortamda yapılan yorumların, belirlenen mekanların heterotopik özelliklerini büyük ölçüde yansıttığı anlaşılmıştır