Sanat ve İkonografi Dergisi, sa.3, ss.42-54, 2022 (Hakemli Dergi)
İnsanı, özgür irade ve davranışlarından yoksun bırakan köleliğin ne
zaman başladığı konusunda genel bir bilgi yoktur. Fakat bu olgu asırlar boyu
bütün toplumları etkilemiştir. Osmanlı Devleti ise, İslam dininin getirdiği
hukuki kuralları köleler için tatbik etmiş ve onları sosyal hayatın önemli bir
parçası hâline getirmiştir. Osmanlı toplumunda köleler iyi bir eğitim ve
terbiyeden geçmiştir. Kabiliyetli olanlar asker, öğretmen, idareci, vezir ve
paşa olarak memur edilmiş, böylece toplum tarafından saygı duyulan kişiler
olmuşlardır. Aynı şekilde sanat yeteneği olan köleler de el işçiliği gerektiren
faaliyetlere yönlendirilmiştir. Enderun’a alınanlar arasında çok iyi mimarlar,
musikişinaslar, mücellitler, müzehhipler veya hattatlar yetişmiştir. Yetenek
sahibi köleler özellikle matbaanın yaygınlaşmadığı dönemlerde kitap
sanatlarıyla alakalı mesleklere yönlendirilmişlerdir. Bunların başında da
elbette hat sanatı gelmektedir. Osmanlı döneminde hattat olarak yetiştirilen
kölelerin sayısını tespit etmek mümkün değildir. Fakat hattatlar ile alakalı
biyografik eserler tarandığında hattat köleler hakkında bilgilere rastlamak
mümkün olabilmiştir. Bu çalışmada, yaşadıkları yüzyıla göre köle hattatlar
incelenmiş, kendileri hakkında bilgi verilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Osmanlı Sarayı, Enderun, Şeyh
Hamdullah, Köle, Hattat.
We do not know when slavery began, which deprived man of his free
will and behavior. But this phenomenon has affected all societies for
centuries. The Ottoman Empire, on the other hand, applied the legal rules
brought by the religion of Islam to the slaves and made them an important part
of social life. Slaves in Ottoman society had a good education and training.
Those who were capable were appointed as soldiers, teachers, administrators,
vizier and pasha, so they became people respected by the society. Moreover,
slaves with artistic skills were directed to activities that required manual
labor. Among those who have grown up in Enderun are very good architects,
musicians, bookbinders, and calligraphers. Gifted slaves were directed to
professions related to the arts of the book, especially in periods when the
printing press was not widespread. Font is one of them, of course. It is not
possible to determine the number of slaves who were trained as calligraphers in
the Ottoman era. However, when biographical works related to calligraphers were
examined, it was possible to find information about calligraphers who were
slaves. In this article, slave calligraphers were examined according to the
century in which they lived, and information about them was provided.
Keywords: Ottoman
Palace, Enderun, Sheikh Hamdullah, Slave, Calligrapher.