Türkiye'de Gıda Güvenliği ve Gıda Sektörünün Regülasyonu, Ankara, Türkiye, 17 Mayıs - 17 Temmuz 2023, ss.1-3
HUKUK, POLİTİKA VE
BİLİM ÜÇGENİNDE GIDA GÜVENLİĞİ
VE
ÖZERK BİR
OTORİTENİN GEREKLİLİĞİ ÜZERİNE
ÖZET
Sağlıklı ve kusursuz gıda üretimini
saglamak amacıyla gıdaların; üretim, işleme,
muhafaza ve dağıtımları sırasında gerekli kurallara
uyulması ve önlemlerin alınması olarak tanımlabılabilecek gıda güvenliği kavramı bir
süreci ifade etmektedir. Temel unsurları süreklilik ve devamlılık olan bu
sürecin aktörleri gıdayı talep eden tüketiciler, gıda ihtiyacını tatmin eden
üreticiler, kural koyan, ölçüt belirleyen ve bunların ihlali halinde yaptırım
uygulayan idaredir.
İdare
bu faaliyetleri kamu düzeninin bir unsuru olan genel sağlık kapsamında kolluk faaliyetleri ile yerine getirmektedir. Kamu düzeninin bir parçası olan
gıda güvenliğinin sağlanabilmesi kapsamlı ve ihtiyacı karşılayacak bir gıda
mevzuatının varlığı, bu mevzuata dayalı denetimin etkili niteliklere sahip
olması ve bu amaçların hayata geçirilmesi ise idarenin kolluk faaliyeti
niteliğinin ortaya çıkmasıyla mümkün olacaktır[1].
Gıda güvenliğine ilişkin süreç risk değerlendirmesi, risk
yönetimi ve risk iletişimini kapsayan risk analizi üzerinden yürütülmektedir.
Risk analizi gıda güvenliği politikasının temelidir. Süreçte risk yönetimi
olarak ortaya çıkan politik sürecin de teknik ve bilime dayalı olarak yapılan
risk değerlendirmesinden kurumsal olarak ayrılması gerekmektedir. Bilimsel
dayanaklı risk değerlendirmesinin bağımsız bir kurum tarafından yapılması
gerekmektedir. Risk analizini
yapacak bağımsız
bir otorite oluşturulması
gıda güvenliği alanında
yargı benzeri usullerin gelişmesini
ve gıda güvenliği
alanının yaptırımlar ile daha güvenceli bir şekilde korunmasını sağlayacaktır.
Gıda güvenliği
politikasının temelini teşkil eden risk analizindeki bilim temelli (science
based) risk değerlendirmesi, politika temelli (policy based) risk yönetimi ve
bu ikisi arasındaki risk iletişimi bilim, politika ve hukuk üçgeninde bir gıda
güvenliği kavramını ortaya çıkarmaktadır. Risk analizi anlayışına göre şekillen
gıda güvenliği sisteminde şeffaflık, kamu ile istişare ve kamu oyunun
bilgilendirilmesi süreci tüketici güveninin kazanılmasında önemli bir role
sahiptir. Tüm bu verilerin ışığında gıda güvenliği yönetim sisteminin bir
belgelendirme sistematiğinden ziyade, doğrudan bir yönetim anlayışı olduğu
hiçbir zaman gözden uzak tutulmamalıdır[2].