Kültürel Mirasın Korunmasında İdari Usul Olarak Halkın Katılımı


Şeker G.

İdare Hukuku ve İdari Yargı Uluslararası Sempozyumu, Balıkesir, Türkiye, 20 - 21 Temmuz 2023, ss.139-144

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Balıkesir
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.139-144
  • Marmara Üniversitesi Adresli: Evet

Özet


 KÜLTÜREL MİRASIN KORUNMASINDA İDARİ USUL OLARAK HALKIN KATILIMI

‘Kültürel Mirasın Korunmasında İdari Usul Olarak Halkın Katılımı’ başlığı altında öncelikle gelenekselden katılımcı yaklaşıma doğru değişen koruma anlayışı ‘Kültürel Mirasın Korunmasına İlişkin Yaklaşım’ başlığı altında birinci bölümde anlatılacak; ikinci bölümde ise kültürel varlıkların korunmasına ilişkin planlama faaliyetinin düzenleyici işlem niteliği ve halkın katılımı ilişkisi ‘Kültürel Mirasın Korunmasında Planlama Faaliyeti’ başlığı altında incelenecek ve son bölümde ise ‘Bir İdari Usul Olarak Halkın Katılımı’ başlığı altında halkın katılımına ilişkin süreç idari usul kuralları bağlamında ele alınacaktır.

 

Kültürel mirasın korunmasına ilişkin olarak yaklaşımın; varlıkları kültür ve tabiat varlığı olarak ayıran ve varlıkların birel özelliklerine odaklanan[1] estetik, mimari ve tarihsel kaygılara dayalı olarak bir koruma çerçevesi inşa etmeye yönelik geleneksel yaklaşımdan, söz konusu kaygılar ile beraber, halkın eserlere olan yaklaşımı dikkate alınmak suretiyle[2], kültür ve tabiat varlıklarının korunmasını uzman dar bir tabakanın işi olmaktan çıkarmaya yönelik, uzmanlık ile beraber, korunacak varlıkları üreten, kullanan ve onlarla bir arada yaşayan halkın, varlıklara atfettiği önem ve değeri içeren katılımcı bir korumanın[3] gerekliliğine doğru evrildiği görülmektedir. Bu yeni yaklaşım ile birlikte varlıkların sahip oldukları mimari, arkelojik, tarihi, estetik, bilimsel ve diğer özelliklerine dayalı olarak uzman bir grubun, varlığa atfettiği önem ve özgünlük değerinden; bizlerin varlığın özgünlüğü ve önemi hakkında nasıl düşündüğümüze doğru bir dönüşüm ve geçiş söz konusudur[4]. Varlıklara verilen değer, ancak o değerleri üreten ve/veya onlar ile birlikte yaşayanların katılımını sağlayarak tam anlamıyla kavranması söz konusu olabilir[5].

 

Koruma planlamasında halk katılımını kıymetli kılan unsur, tesis edilen idari işlemleri denetlemek değildir. Önem verilmesi gereken asıl husus, idari kararlar alınmadan önce, idari hazırlık safhalarında, koruma planlarının ve kültür varlıklarının değerinin/öneminin tam olarak ortaya konulmasıdır. Yürütülmekte olan idari faaliyetlerin, ne anlam ifade ettiğini bilinir kılmak esas olmalıdır. Dolayısıyla odaklanılması gereken, halk katılımının koruma sürecinin ilk aşamalarından itibaren devam ediyor olmasıdır. Korumaya ilişkin planlama sürecinin başarısı, farklı fikirlerin, ne şekilde ve hangi oranda bir araya getirildiğine bağlıdır[6].

 

Kültürel mirasın korunmasına yönelik olarak idare tarafından yerine getirilen faaliyet genel olarak planlama faaliyeti içerisinde yer alan koruma amaçlı imar planlarıdır. Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nda yer alan koruma amaçlı imar planına ilişkin tanımlama düzenleyici işlem olarak nitelendirilmektedir. Koruma amaçlı imar planlarına katılım, demokrasi ilkesi ve yönetime katılma ilkesinin bir uzantısıdır[7]. Demokratik bir yönetim için büyük önem taşıyan düzenleyici işlem yapma yönteminin en önemli getirisi katılıma olanak sağlamasıdır[8]. ‘Halkın katılımı’ ibaresi ‘düzenleyici işlem’ kavramı ile olan bağlantısı nedeniyle Birleşik Devletler Kodlarında birlikte yer almaktadır[9].

 

İdarenin planlama faaliyetine ilişkin süreçteki halkın katılımı ise idari bir usul olarak karşımıza çıkmaktadır. Usul sürecindeki işlemlerin tek hedefi, nihai işleme vücut vermek değil; bu süreci başlı başına bir değer olarak ortaya çıkarmak, bu sürece dâhil olacak olan menfaatlerin başlangıçtan idare tarafından göz önünde bulundurulmasını sağlayarak güvence altına almaktır[10]. Hukuk devleti ve demokratik yönetime ilişkin dönüşümlerde olduğu gibi idare ile birey arasındaki dönüşümü de hayata geçirecek hukuksal araç bireyi de sürece müdahil eden idari usul kurumu olmuştur[11]. Bireyin katılımı sayesinde, idari faaliyetle ilgili tüm menfaat ve somut olguların doğru bir biçimde ortaya konulması temin edilmekle birlikte idarenin en doğru kararı almasına ve son tahlilde, etkin ve etkili işleyişine katkıda bulunur[12].

 

            Koruma anlayışındaki değişim ile idari usul kavramına yüklenen anlamın geçirmiş olduğu süreç neticesinde, birey ve idare arasındaki ilişki ve meşruiyet bağlamında İdare Hukukunu yansıtan beş anahtar değer hesap verebilirlik, verimlilik, şeffaflık, katılım ve işbirliği olarak ortaya çıkmaktadır.

 



[1] John Henry Merryman, “Two Ways of Thinking About Cultural Property”, The American Journal of International Law, Vol.80, Nu: 4, (October 1986), s.832.

[2] Philip Hubbard, “Professional versus Lay Tastes in Design Control—An Empirical Investigation” Planning Practice and Research, Vol.9,Issue 3, (1994), s.274.

[3] İlhan Tekeli, “Kentsel Korumada Değişik Yaklaşımlar Üzerine Düşünceler”, Mimarlık, Mimarlar Odası Yayını Yıl: 26, Sayı.1, (1988), s.58.

[4] Randall Mason, “Fixing Historic Preservation: A Constructive Critique of "Significance" [Research and Debate].”, Places, Vol. 16, Issue.1, (2004),s.64’den aktaran Orhan Karabacak, Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıklarının Korunmasında Devletin Yükümlülükleri: Karşılaştırmalı Bir Analiz, Sakarya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yayınlanmamış Doktora Tezi, 2016, s.37.

[5]Karabacak, s.37.

[6] Sue Henry Renaud, Public Participation in Historic Preservation Planning, National Park Service, A Draft Work, Washington D.C., 2002, s.1’den aktaran Karabacak, s.308.

[7] Oğuz Sancakdar, Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıkları Hukuku, Seçkin Yayıncılık,  Ankara 2012, s.313.

[8] Cenk Şahin, Amerikan Federal İdare Hukukunda ‘Regülasyon’ ve Türk Hukukuna Yansımaları, İstanbul 2010, s.126.

[9] Lisa Blomgren Bingham, The Next Generation of Administrative Law: Building the Legal Infrastructure for Collaborative Governence,  Wisconsin Law Review

[10] Zeliha Hacımuratlar, İdari Usule Katılım, Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Kamu Hukuku Anabilim Dalı, Yayınlanmamış Doktora Tezi, Ankara 2011, s.60.

[11] Hacımuratlar, s.44.

[12] Hacımuratlar, s.94.

PUBLIC PARTICIPATION AS ADMINISTRATIVE PROCEDURE IN THE PRESERVATİON OF CULTURAL HERITAGE

Keywords: Preservation of Cultural Heritage, Protection-Oriented Zoning Plan, Public Participation, Local Governments, Administrative Procedure.

 

Under the title of "Public Participation as an Administrative Procedure in the Preservation of Cultural Heritage," the first section will be explained the changing approach to heritage preservation from a traditional to a participatory perspective, under the heading "Approaches to Cultural Heritage Conservation."

In the second part, the rulemaking nature of the planning activity for the protection of cultural property and the relationship of public participation will be examined under the title of 'Planning Activity for the Preservation of Cultural Heritage'. In the last part, under the title of 'Public Participation as an Administrative Procedure', the process of public participation will be discussed in the context of administrative procedure rules.

 

The approach to the preservation of cultural heritage has evolved from a traditional approach that focused on aesthetic, architectural, and historical concerns that distinguished property as cultural and natural property, to a participatory approach that takes into account people's attitudes towards the works, along with these concerns. This new approach aims to move away from the idea that the preservation of cultural and natural property is the work of a narrow group of experts, towards a more participatory approach that involves the people who produce, use, and live with the property, and their attachment to them. With this new approach, there is a transition and transformation from an expert group's emphasis on the assets' architectural, archaeological, historical, aesthetic, scientific, and other properties, to a focus on how we think about the uniqueness and importance of the property themselves. The value placed on property can only be fully understood by involving those who produce and/or live with them.

The element that makes public participation valuable in preservation planning is not reviewing the administrative acts which is establishing currently. The main issue that should be given importance is to fully reveal the value/importance of conservation plans and cultural properties at the administrative preparation phase before taking administrative decisions. It is essential to ensure that the meaning of ongoing administrative activities is well-understood. Therefore, the focus should be on ensuring that public participation continues from the early stages of the preservation process. The success of the conservation planning process depends on how and to what extent different ideas are brought together.

The activity carried out by the administration for the protection of cultural heritage is generally the conservation-oriented zoning plans included in planning activities. The definition of the conservation plan in the Law on the Protection of Cultural and Natural Heritage emerges as a rulemaking. Participation in conservation-oriented zoning plans is an extension of the principles of democracy and participation in governance. The most important contribution of the rulemaking for democratic governance is providing an opportunity for participation. The term "public participation" is included together with the concept of "rulemaking" in the United States Codes due to their connection.

 

The participation of the public in the process of the planning activity of the administration appears as an administrative procedure. The sole aim of the procedural process is not to give shape to the final decision, but to bring out the process itself as a value and to ensure that the interests that will be involved in this process are taken into account by the administration from the beginning. As in the transformations related to the rule of law and democratic administration, the legal instrument that will bring the transformation between the administration and the individual into practice has been the administrative procedure institution that also involves the individual in the process. Thanks to the participation of the individual, it is ensured that all the interests and concrete facts related to the administrative activity are presented correctly, and it also contributes to the administration's taking the right decision and, in the final analysis, its efficient and effective functioning.

 

As a result of the change in the understanding of protection and the meaning attributed to the concept of administrative procedure, five key values reflecting the Administrative Law in the context of the relationship and legitimacy between the individual and the administration emerge as accountability, efficiency, transparency, participation and cooperation.