ASOS Yayinevi, cilt.10, sa.133, ss.34-42, 2022 (Hakemli Dergi)
SESİN BİÇİME DÖNÜŞME HALİ, YAZIMSAL TASARIM DENEYİMİ.
Öz
Bir dilin okuma ve yazım biçiminin farklı olması (İngilizce vb), veya aynı olması (Türkçedeki gibi), Güzel Sanatlar eğitimde özellikle yazımsal tasarım (Tipografi) eğitiminde, bir dizi soruna yol açmaktadır. “Uzun uzadıya” veya “u z u u u n n u z a d ı y a a a” nasıl tasarlanır, yazılır ve okunması sağlanır. İkinci yazım biçimi, sözcüklerin anlamı açısından daha anlaşılır olsa da dil bilgisi açısından yanlış olarak değerlendirilmektedir. Sorun yazmanın ötesinde, tasarlandıktan sonra nasıl okunacağı meselesidir. Nasıl okunması istendiğidir. Sesin, sözün, görünür kılınması, ete kemiğe bürünmesi, simgeler yumağı halinde bir takım kurallara göre düzenlenmesi, anlaşılması ve algılanması için yeterli midir. Konuşma dili ile yazı dili birbirinden farklı olarak tasarlanabilir mi. Bir romanın “Yazımsal Tasarımı” (Tipografisi) nasıl olmalıdır. Bir metnin okunma biçimi nasıl tasarlanır. İnanç kitapları eksenli tasarım anlayışına sahip tasarım biçimi, tasarımcı veya okuyucu eksenli bir yapıya dönüştürülebilir mi. Bu alanda çalışacak olan adayları eğitirken nelere dikkat edilmelidir. Bir romanın metni içinde geçen “kapı gıcırtısı” sözcüğü, yazım açısından yeterli görülse de, bu yazım biçimi ile onu tarif etme veya tekrar etme, aynı sesi yaratma olanağı okuyucuya verilmekte midir. “kapı gıcırtısı” sesi
1 Bu metine kaynak olan fikirler, 19-21 Nisan 2018 tarihlerinde Fırat Üniversitesi'nde düzenlenen 2. Uluslararası
Sanat, Estetik Sempozyumu'nda ‘SESİN BİÇİME DÖNÜŞME HALİ, BİR DİLİ TASARLAMA EĞİTİMİ’ adıyla sözlü bildiri olarak sunulmuştur. Yeniden değerlendirilip, geliştirilerek makale olarak hazırlanmıştır.
Sesin Biçime Dönüşme Hali, Yazımsal Tasarım Deneyimi.
her kültürde veya kullanılan malzemenin çeşitliliğine göre değişmektedir. Bir başka örnekte, kelimeler arasında bulunan boşluklar ile ilgilidir. Nokta veya virgül kullanımı ile konuşma dilinde oluşturulan doğal boşluklar birbirleriyle örtüşmemekte, bunların tasarlanması da sıradanlaşmakta, okuyucunun, iki kelime arasında konuşurken oluşmuş boşluğu tahmin etmesine güvenilmektedir. “Derin bir nefes aldı” cümlesinin karşılığı kaç boşluk veya sayfa olarak tasarlanmalıdır. Bir de bunlara akademik yazı dili eklendiğinde tasarım eğitiminde çözüm arayışı nasıl gerçekleştirilir. Dil bilimcilerin son iki yüzyıldır tartıştıkları bu konu içine, iletişim tasarımcıların da katılmasıyla çok başlı “yılan tanrıçaya” dönüşmüş ve çözüm tasarım eğitimi verenlerin insiyatifine bırakılmıştır. Kim hangi ekol veya akım içine dahilse, eğitim programını bu tarif üzerinden yapmaktadır. Bu çalışma, dil üzerine yazılmış makaleleri ve günlük kullanım açısından yapılan değerlendirmeleri göz önüne alarak, örnekleme yöntemi ile bu soruna çözüm aramaktadır. Her dilin kendine ait kullanım kuralları oluşturulmasına rağmen halen sözlü ve yazılı dilin tasarlanması, tasarım eğitiminde sorun olarak durması sonucunu değiştirmemektedir. Sonuç olarak, etrafımızdaki her şeyi algılama ve anlayabilmemiz ve hatta anlatabilmemiz sadece dil ve onun tasarlanmış metinleri ile mümkündür. Bir dili anlaşılır şekilde kullanmak, tasarım alanındaki başarımızı da belirler. Bu bağlam da, bu metin, tasarım eğitimi veren kurumların, bireyleri kendi dillerinde yetkin hale getirilmesi ve bunun tasarlama sürecindeki etkilerini ele alacaktır.
Anahtar kelimeler: Ses, Dil, Metin, Tasarım, Yazımsal tasarım (Tipografi)