Eksternal Rezorpsiyon Bulunan Dişlerin MTA ile Endodontik Tedavisi: Vaka Serisi

Cimilli Z. H., Özden İ., Güngör A. G.

16. Uluslararası Türk Endodonti Derneği Kongresi, Antalya, Türkiye, 25 - 28 Mayıs 2025, cilt.16, ss.293, (Özet Bildiri)

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Cilt numarası: 16
  • Basıldığı Şehir: Antalya
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.293
  • Marmara Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Eksternal Rezorpsiyon Bulunan Dişlerin MTA ile Endodontik Tedavisi: Vaka Serisi

 

Arş. Gör. Dt. Ayşe Gülben Özalp

Dr. Öğr. Üyesi İdil Özden

Prof. Dr. Zühre Hale Cimilli

Marmara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Endodonti Anabilim Dalı, İstanbul, Türkiye

 

Amaç:

Bu vaka serisinin amacı şiddetli eksternal rezorpsiyon bulunan maksiler anterior dişlerin MTA ile başarılı endodontik tedavisini sunmaktır.

 

Olgu Sunumu:

 

Vaka 1:

16 yaşında sistemik olarak sağlıklı kadın hasta maksiler ön bölgede şişlik ve ağrı şikayetiyle kliniğimize başvurdu. Klinik muayenede 21nolu dişin bukkal servikal bölgesinde şişlik ve dişte mobilite tespit edildi. Radyolojik muayenede ilgili dişte başarısız kanal tedavisine bağlı eksternal rezorpsiyon geliştiği belirlendi.

Rubber-Dam izolasyonu altında giriş kavitesi açıldı. Kök kanalı dolum materyali H-tipi el eğeleri ile uzaklaştırıldı. %2,5 NaOCl ile irrigasyon yapıldı. Çalışma boyu elektronik apeks bulucu ve periapikal radyografi ile teyit edildi. Kemomekanik preparasyonu takiben ara seans medikamenti olarak kalsiyum hidroksit (Ca(OH)2) yerleştirildi ve 3 hafta sonrasına randevu verildi.

İkinci randevuda hastanın şikayetlerinin tamamen geçtiği görüldü. Ca(OH)2 ; %2,5 NaOCl ve %17 EDTA irrigasyonu altında ultrasonik aktivasyon ile uzaklaştırıldı. Kanal paper point aracılığı ile kurulandı. MTA(BioMTA,Cercamed,Polonya) ile apikal tıkaç oluşturuldu. MTA üzerine nemli pamuk pelet yerleştirilip hasta 24 saat sonra kontrol randevusuna çağrıldı. MTA’nın tamamen sertleştiği tespit edildikten sonra kanal rezin içerikli pat(AdSeal,Meta Biomed,Kore) ve guta perka ile lateral kondenzasyon tekniği kullanılarak dolduruldu. Giriş kavitesinin final restorasyonu tamamlandı. 

 

Vaka 2:

14 yaşında sistemik olarak sağlıklı erkek hasta kliniğimize birinci vaka ile benzer şikayetlerle başvurdu. Klinik muayenede 11-21nolu dişlerde perküsyon hassasiyeti, radyolojik muayenede ilgili dişlerde başarısız kanal tedavisine bağlı eksternal kök rezorpsiyonu tespit edildi. Birinci vaka ile aynı prosedür uygulandı, dişler kök boyunun yetersizliği sebebiyle tamamen MTA ile dolduruldu.

 

Bulgular:

3,6 ve 12.ay takiplerinde dişlerin asemptomatik ve fonksiyonda olduğu, radyolojik muayenede rezorpsiyon alanlarında bir ilerleme olmadığı tespit edilmiştir.

 

Sonuç:

Doğru klinik uygulamalar, yeterli dezenfeksiyon ve MTA tamiri ile kök rezorpsiyonlarının cerrahisiz tedavisi mümkündür.