Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi , cilt.20211, ss.518-558, 2021 (Hakemli Dergi)
Evrensel etik değerler olarak insan haklarının hukuk ve politika alanının temel
düşünsel araçları haline gelmesi batı demokrasilerinde hukuk ve politikada gittikçe
artan bir ahlakileşme (moralization) sürecini beraberinde getirdi. Evrensel bir yasa koyucunun var olmaması ve bu değerlerin esas olarak tarihsel değerler olması ile evrensel
değerlerin ulus devletler eliyle diğer ulus devletlere benimsetilmeye çalışılması kaçınılmaz olarak çok çeşitli krizleri beraberinde getirdi. “Mutlak iyi değerler” olarak bu
insan haklarını, tüm yerkürede geçerli kılma çabasına çoğu kez belli politik çıkarlar
eşlik ettiği için, bu çaba ile küresel terör örgütlerinin yani “mutlak kötülerin” ortaya
çıkışı arasında bir ilişki mevcuttur. Bu çalışmada ilk olarak Carl Schmitt’in nomos kavramı ekseninde toprağa (terrestiral) bağlı jus publicum europaeum düzeninin bozulması
ile ortaya çıkan ve toprakla bağını koparmış evrenselci iddialar tarafından şekillenen
yeni uluslararası düzen analiz edilecektir. Akabinde bu yeni uluslararası düzenin ürettiği
bir politik şiddet biçimi olarak küresel terörizm ele alınacaktır. İnsan haklarını korumak
maksadıyla ortaya konulan düzenin bir yansıması olarak küresel terörizmin nasıl geri
dönerek insan hakları düşüncesine zarar vermeye başladığı ve özellikle batı liberal demokrasilerini “olağanlaşmış olağanüstü hâl” ile nasıl tehdit ettiği incelenecek ve bu
değerlerin evrensel etik değerler olarak değil fakat ulus devletteki politik işlevleri üzerinden yeniden düşünülmesi teklif edilecektir.
Human rights as new universal ethical values have become the main
intellectual tools of political and legal thought which has caused moralization of law
and politics in western democracies. The absence of a universal legislator and the fact
that these values were formed by some certain nations make impossible to impose these
values to other nations. There is parallelism between the attempt to impose human
rights as “universal absolute good values” and the emergence of global terrorists as
“universal villains”. In this paper, the new international order, which is formed after the
disruption of jus publicum europaeum, is analyzed in the context of the concept of Carl
Schmitt’s nomos. Global terrorism will be considered as a form of political violence
produced by this new international order. As a result of the order put forward to protect
human rights, it will be discussed how global terrorism has returned and started to
damage human rights and rule of law values, especially threatens western liberal
democracies with the “normalization of emergency situations”. As a result, the criticism
of human rights as universal ethical values will be made by emphasize the tension of
nation state-universalist ideas and it will be suggested to rethink these values not as
universal ethical values but as their political functions in nation state