Bronşial Arter Embolizasyonu Uygulanan Hastalarda Bronşial Arterlerin Anatomik Dağılım ve Varyasyonları: Kendi Klinik Tecrübemiz


Arık E., Soydemir E.

TSIR 2025 Annual Congress & EVIS International Joint Meeting, Antalya, Türkiye, 4 - 08 Nisan 2025, ss.138-142, (Özet Bildiri)

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Antalya
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.138-142
  • Marmara Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

AMAÇ: Bronşial arter embolizasyonu (BAE), farklı sebeplere bağlı olarak meydana gelen aralıklı veya masif hemop�zi durumunda kanamayı kontrol al�na almak için uygulanan endovasküler tedavi yöntemidir. Embolizasyon uygulanması planlanan bronşial arterlerin (BA) sayı ve anatomik dağılımının belirlenmesi; periopera�f sürecin doğru yöne�lmesi açısından oldukça önemlidir. İşlem öncesi bilgisayarlı tomografi anjiyografi (BTA) görüntülerinin değerlendirilmesi; BA’ların sayısı, seviyesi ve lateralizasyonunun yanı sıra olası non-bronşial sistemik besleyicilerin varlığı konusunda da değerlendirme sağlar. Anjiyografi sırasında BTA’daki anatomik bulguların yardımıyla ile torakal aortada uygun teknik ve ekipmanlarla BA os�mumları aranarak arteriogramlar elde edilir ve işleme uygunluk açısından değerlendirilir. Çalışmamızda işlem öncesi toraks BTA ve anjiyografi görüntüleri esas alınarak hastalarımızdaki BA'ların sayı ve dağılımlarının, işlem için uygunsuzluk oluşturan durumlarla birlikte ele alınması amaçlanmış�r. YÖNTEM: Çalışmada masif veya aralıklı hemop�zi endikasyonuyla Marmara Üniversitesi Pendik Eği�m ve Araş�rma Hastanesi girişimsel radyoloji ünitesinde Ocak 2022-Ocak 2025 tarihleri arasında BAE uygulanan 84 hastanın işlem öncesi BTA ve işlem görüntüleri retrospek�f olarak değerlendirilmiş�r. Hastalarda kateterize edilebilen veya edilemeyen BA’ların sayı ve anatomik dağılımları ile birlikte embolizasyona uygunsuzluk teşkil eden anatomik durumların oranı, BTA ve işlem görüntülerinden yola çıkarak ortaya konulmuştur. BULGULAR: Toplamda 84 hasta BAE işlemi için anjiyografi ünitesine alınmış�r. Embolizasyon uygulanan 82 hastada görüntüleme bulgularına dayanarak BA sayı ve dağılımı açısından 8 farklı varyasyon ortaya konulmuştur (Tablo-1). Hastalardan ikisinde ise BA’lar BTA’da ve işlem sırasında seçilememiş�r. Hastaların 39’unda görüntüleme ile ortaya konan BA’ların tamamına BAE uygulanamamış, 30 hastaya tek taraflı BAE yapılmış�r. Anjiyografi ünitesine alınan hastalarda tüm besleyicilere BAE yapılmamasının en sık sebeplerinin kateterizasyon yapılamaması ve embolizasyonun tek taraflı malignite sebebiyle yapılması olduğu görülmüştür (Tablo-2). Hastaların 12 tanesinde torakal orijinli BA’ların yanı sıra sistemik (non-bronşial) besleyiciler tespit edilmiş�r. SONUÇ: Çalışmamızda farklı etyoloji ve endikasyonlarla BAE işlemi uyguladığımız hastalarda oldukça geniş varyasyonlu bronşial arter anatomileri olduğu görülmüştür. Hastalarda torakal bronşial arterlerdeki varyasyon gruplarının çoğunluğuna sistemik non-bronşial besleyicilerin eşlik edebilmesi, özellikle bronşial besleyicilerde patolojik boyanma özelliği olmadığı durumlarda sistemik besleyiciler aranmasının önemini ortaya koymaktadır. BTA incelemesi ve anjiyografinin her ikisinde de fark edilemeyen bronşial arterlerin olabileceği göz önünde bulundurulsa da dikkatli bir BTA değerlendirmesi sonrasında uygun teknik ve ekipmanla gerçekleş�rilen DSA ile bronşial veya non bronşial besleyicilerin ortaya konması mümkündür. Anahtar Kelimeler: bronşial arter, bronşial arter anatomisi, bronşial arter embolizasyonu, hemoptizi, non-target embolizasyon