Anadolu'nun Eski Çağlarında İnanç Olgusu ve Yönetim Anlayışı, L. Gürkan Gökçek,Ercüment Yıldırım,Okay Pekşen, Editör, Değisim Yayınları, İstanbul, ss.451-467, 2021
MÖ 9. ve 6. yüzyıllar arasında Van Gölü Havzası’nda ortaya çıkan Urartu Krallığı kısa bir zamanda içinde Doğu Anadolu, Kafkasya ve Kuzeybatı İran'a kadar topraklarını genişleterek buralarda bulunan birçok farklı kabile veya küçük krallıkları egemenliği altına almıştır. Krallığın kuruluş sürecinden kısa bir süre sonra siyasi, ekonomik ve askeri kurumlar ortaya çıkmıştır. Urartu dini de bir kurum olarak bu süreçte şekillenmiştir. Urartu kralı Işpuini ve oğlu Minua bu dönemde daha az bilinen ve Musasir kentinde yerel bir tanrı olan Haldi’yi Urartu panteonunda baş tanrı konumuna getirmiştir. Yerleşik Fırtına Tanrısı Teişeba’nın veya popüler Güneş Tanrısı Şiuini’nin (Urartu panteonunda sırasıyla ikinci ve üçüncü sırada yer alırlar) aksine, Haldi Urartular için nispeten yeni bir tanrıydı. Urartu dini kurumların oluşturulması, Haldi’nin panteonun baş tanrısı yapılması, tapınakların ve açık hava tapınım alanlarının inşası, krallığın Van Gölü Havzası’nda ortaya çıktığı döneme denk gelir. Dini kurumların yaratılması, bu çalışmada da ele alınacağı gibi, Urartu kimliğinin ve bir millet olarak oluşumunun inşasına ve korunmasına büyük katkı sağlamış görünmektedir. Bu çalışma ilgili arkeolojik, yazılı ve ikonografik verileri değerlendirerek devlet dininin kurulma nedenlerini, ulusal Tanrı Haldi’nin seçilmesi ve en önemlisi Urartu krallarının toplumu yeni bir kimlik etrafında birleştirmek için devlet dinini nasıl kullandığını araştırmayı amaçlamaktadır.