Cumhuriyet Nesli Bir Bilge Mehmet Genç, Prof. Dr. Ahmet Cihan,Hıdır Yıldırım, Editör, Mehmet Akif İnan Vakfı, Ankara, ss.278-286, 2024
Mehmet Genç,
çalışmalarının yanı sıra Türk tarihçiliğinin eksiklikleri ve bu hususta
yapılması gerekenler konusunda da önemli tavsiyelerde bulunmuştur. Ona göre
öncelikle Türk tarihçiliği, millî sınırların dışına çıkmalıdır. Bu bakımdan
Genç, Türk tarihçilerinin amacının sadece Türkiye tarihini ortaya çıkarmaktan
ibaret olsa bile, sınırlarımızın dışına da bakmanın bir zorunluluk olduğunu
söyler. Bu bakımdan Türk tarihini, yönetimini beş asır boyunca paylaşmış bulunan
Irak, Suriye, Mısır, Kuzey Afrika, Yunanistan, Bulgaristan, eski Yugoslavya,
Romanya gibi Osmanlı Bölgesi ülkelerinin tarihinden ayırarak anlamak imkânsızdır.
Zaten yukarıda adı geçen ülkelerin tarihine ait belgelerin önemli bölümünün
Türkçe olup ve Türkiye arşivleri ve kütüphanelerinde bulunduğunu; ancak sadece
bunlarla yetinmeden, bu ülkelerin kendi dillerindeki belge ve yayınları da
izleyebilen uzmanlıklar düzeyinde araştırmalara yönelik, sadece millî
tarihimizi ortaya koyabilmek adına olsa bile, zaman bakımından da gerilere
giderek Orta-Asya Türk tarihi ile İslam tarihi yanında Roma ve bilhassa Bizans
tarihinin, uzmanlık dalları halinde kurulmasının da zorunlu olduğunu
söyler.
Mehmet Genç, bütün bunların yanında Türkiye’nin son bin
yıl boyunca yoğun ilişki içinde bulunduğu kültür ilişki sahaları olarak İran,
Rusya, Kuzey Batı Akdeniz ve Orta Avrupa tarihinin de uzmanlık düzeyinde incelenmesi
gerektiğini söyler. Ona göre Türkiye
tarihini daha iyi araştırabilmemiz için bu geniş çerçeveyi göz önünde
bulundurma bir zorunluluktur. Bunun yanında Mehmet Genç, başka ülkeler ve kültürler hakkında, her
medeni ülkenin ihtiyaç duyduğu bilgilere bizim de muhtaç bulunacağımızı
düşünerek, ilgi ve çalışma alanımızı daha da genişletmemiz gerektiğini
belirtir.