Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, sa.2, ss.745-781, 2019 (Hakemli Dergi)
Milletlerarası mal satım sözleşmelerinde uygulama alanı bulan Viyana Satım
Sözleşmesi (“CISG”) ile özellikle milletlerarası uyuşmazlıklarda başvurulan bir uyuşmazlık çözüm yolu olan tahkim ikilisi arasında, uygulama alanlarının sıklıkla kesişmesi
ve ulaşmaya çalıştıkları hedefler bakımından sıkı bir ilişki bulunmaktadır. Bu sıkı ilişki
bakımından ele alınması gereken bir nokta da, CISG’nin tahkim anlaşmasına uygulanacak hukuk olarak uygulanmasının mümkün olup olamayacağıdır. Zira uygulamada
tahkim anlaşmalarının genellikle taraflar arasındaki esas sözleşmenin bir hükmü olarak
yapılması ve tahkim anlaşmasına uygulanacak hukuka yönelik olarak taraflarca genellikle bir hukuk seçimi yapılmaması karşısında, esas sözleşmenin CISG’ye tâbi olduğu
durumlarda, tahkim anlaşması bakımından da CISG’nin uygulanmasının söz konusu
olup olmayacağı bir sorun olarak ortaya çıkmaktadır. Bu çerçevede, çalışmamızda öncelikle CISG, tahkim, tahkim anlaşması ve bunun esastan ve şekli geçerliliğine uygulanacak hukuk konularına kısaca değinilecek; akabinde CISG’nin tahkim anlaşmasının
esastan ve şekli geçerliliğine uygulanacak hukuk olarak uygulanıp uygulanamayacağı
sorununa doktrindeki farklı görüşler ışığında çözüm aranmaya çalışılacaktır.
There is a close relationship between the United Nations Convention
on Contracts for the International Sale of Goods (“CISG”), an international convention
applied to contracts for the international sale of goods, and arbitration, a dispute resolution mechanism mainly preferred in the resolution of international disputes, with regard
to the constant overlapping of their scope of application and the goals they aim to reach.
One aspect of this close relationship is whether the CISG can be applied as the law applicable to arbitration agreements. This question arises in relation to the sales contracts
governed by the CISG due to the fact that in practice, arbitration agreements are generally concluded as a provision of the main agreement between the parties and parties do
not generally determine the law governing arbitration agreements. In our paper, we will
first try to briefly examine the notions of the CISG, arbitration, arbitration agreement
and the law applicable to its substantial and formal validity and afterwards aim to find
an answer to the question of whether the CISG can be applied as the law applicable to
the substantial and formal validity of arbitration agreements.