asos journal, vol.5, no.57, pp.192-200, 2017 (Peer-Reviewed Journal)
Türkiye’de bedensel engelli bireylerin serbest zamanlarında sporla uğraşmaları fiziksel, sosyal ve zihinsel açıdan bir takım artılar sağlarken; temel motorik becerilerin gelişmesine de yardımcı olmaktadır. Çalışmamızdaki amacımız, engelli bireylere serbest zamanlarında “eğitsel oyun” eşliğinde temel motor becerilerinin gelişimine katkı sağlayıp sağlamadığının araştırılmasıdır. Bu bağlamda eğitsel oyun kategorisinde yer alan seksek, bayrak yarışı, mendil kapmaca, mekik ve sıçrama yarışı oyunlarında 10-20 yaş aralığında yer alan bedensel engelli sporcuların açık ve
kapalı alanlardaki etkinliklerinde ki performansları arasındaki farkın ölçülmesi ve
eğitsel oyunların bedensel engelli sporcuların temel motorik becerilerine olan etkisinin saptanması hedeflenmektedir. Çalışmada örneklemi oluşturan 20 bedensel
engelli sporcunun, motorik özellikleri çalışma kapsamına dahil edilen eğitsel oyunlar oynanmadan önce ve oynandıktan sonra ölçümlenip karşılaştırılmıştır. Tüm değişkenlerin ortalama, Standart sapma., ortanca, minimum ve maksimum değerleri
verilmiştir. Sporcuların, vücut ağırlığı 1, vücut ağırlığı 2, bel çevresi 1, bel çevresi
2, kalça çevresi 1, kalça çevresi 2, bacak kuvveti 1, bacak kuvveti 2, esneklik 1, esneklik 2, pençe kuvveti 1, pençe kuvveti 2, mekik 1, mekik 2 ve flamingo denge
ölçümlerinin normallik varsayımları Kolmogrov Smirnov Testi ile test edilmiştir.
Normal dağılım şartını sağlayan değişkenler arasında fark olup olmadığının incelenmesi için Eşleştirilmiş Örneklem T Testi uygulanır iken, normal dağılım şartını sağlamayan değişkenler arasında fark olup olmadığının incelenmesi için ise Wilcoxon Testi uygulanmıştır. Sporculara uygulanan ilk ve ön testler değerleri karşılaştırıldığında vücut ağırlıkları, bel çevresi kalınlıkları, kalça çevresi kalınlıkları,
bacak kuvvetleri, vücut esneklikleri, pençe kuvvetleri, denge testi sonuçları, hızları
ve dikey sıçrama değerleri arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılıklar bulunmuştur; mekik sayılarında ise ölçümler arasında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık olmadığı tespit edilmiştir.