Cengizhan S. (Yürütücü), Doğan B., Ural E., Cin F. M., Akar A.
Yükseköğretim Kurumları Destekli Proje, 2015 - 2017
Araştırmanın temel amacı; kampüs yaşamında engelli öğrencilerin (bedensel, görme,
konuşma ve işitme) karşılaştıkları güçlüklerin ve sınıf arkadaşlarının bu güçlüklere karşı
görüşlerinin belirlenerek öneriler sunulmasıdır. Alt amaçları ise; Marmara Üniversitesi’nde
öğrenim gören engelli öğrencilere ilişkin fiziksel erişilebilirlik sorunları, akran ilişkileri ve
eğitim-öğretim faaliyetleri gibi farklı boyutlarda yaşanan güçlüklere ait tespitlerin
gerçekleştirilmesi, sınıfında engelli öğrenci bulunan engelsiz öğrencilerin, engelli sınıf
arkadaşları ile ilgili görüşlerinin tespit edilmesidir. Ayrıca araştırma sonucunda, engelli
öğrencilerin yaşadığı güçlüklerin saptanması ve çözümü için öneriler sunulması da
amaçlanmaktadır.
Araştırmada, nicel ve nitel araştırma yöntemlerinin bir arada kullanıldığı karma model ve
karma modellerden olan; eş zamanlı eşit statülü tasarım (Baki ve Gökçek, 2012, s.10)
kullanılmıştır. Nicel verilerin toplanmasında ise var olan durumun olduğu gibi ortaya
konmasını sağlayan betimsel tarama modeli kullanılmıştır.
Araştırmanın evrenini 2015-16 eğitim-öğretim yılında Marmara Üniversitesinde öğrenim
gören engelli ve engelsiz öğrenciler, örneklemini ise bu evrenden tesadüfi örnekleme
yöntemiyle seçilmiş 661 engelsiz, 13 engelli öğrenci oluşturmuştur. Nicel verilerin
toplanmasında küme örnekleme, nitel verilerin toplanmasında ise amaçlı benzeşik örnekleme
yöntemleri kullanılmıştır.
Araştırmada nicel verilerin toplanmasında engelli öğrencilerin engelsiz sınıf arkadaşlarına
ilişkin görüşlerinin belirlenmesi amacıyla anket kullanılmıştır. Engelli öğrencilere ilişkin nitel
verilerin toplanmasında da yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılmıştır. Engelli
öğrencilere ilişkin veriler toplanmadan önce Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Araştırma
Etik Kurul izni (EK 3) alınmıştır. Daha sonra araştırmacılar tarafından her bir engelli
öğrenciyle görüşme yapılmış ve izinleri doğrultusunda ses kayıtları alınmıştır. Aynı zamanda
araştırmacılar tarafından sınıfında engelli öğrenci bulunan engelsiz öğrencilere de anket
uygulanmıştır.
Araştırmadan elde edilen nitel verilerin çözümlenmesinde betimsel analiz tekniği
kullanılmıştır. Nicel verilerin analizinde ise ankette yer alan her bir ifadeye ilişkin yüzde ve
frekans değerleri ile yaş ve cinsiyet bağımsız değişkenleri ile anket ifadeleri arasında 0.05
anlamlılık düzeyinde ki-kare testi uygulanmıştır.
Engelsiz öğrencilerin sınıflarındaki engelli öğrencilere ilişkin bakış açılarının ve
farkındalıklarının belirlenmesi için uygulanan anket sonuçlarında engelsiz öğrencilerin engelli
sınıf arkadaşlarına ilişkin görüşlerinin olumlu yönde olduğu, ancak farkındalıklarının düşük
olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Nitel verilerden elde edilen sonuçlarda ise engelli öğrenciler
gerçekte arkadaşlıkların sadece sınıf/kampüs içinde kaldığı, dışarıda önemsenmediklerini
IV
belirtmişlerdir. Elde edilen bir başka sonuç ise akademik açıdan öğrenciler engellerine uygun
öğretim materyallerine erişmekte zorluk yaşamakta, sınavlarda ek sürelere ihtiyaç duymakta
ya da bir öğretim üyesinin ya da asistanın kendilerine soruları okumaları konusunda yardımcı
olmalarını beklemektedir. Özellikle eğitim fakültesindeki görme engelliler aldıkları eğitimi
yetersiz bulmaktadırlar ve kendilerinden farklı olan engelsiz öğrencilere nasıl öğretmenlik
yapacakları konusunda donanıma sahip olmadıklarını düşünmektedirler. Aynı zamanda
öğrencilerin öğretim üyeleri ile ilişkilerinin sınırlı olduğu, çoğu zaman ihtiyaçları konusunda
kendilerine yaklaşmakta tereddüt ettiklerini de belirtmişlerdir. Sınıf arkadaşları konusunda
oldukça yardımsever olduklarını vurgulasalar da yardımcı olmaktan çekinen kişiler olduğunu
görmek mümkündür. Fakat engelli öğrenciler asıl rahatsız eden arkadaşlıklarının “yardım”
kavramı ötesine geçememesi ve bu nedenle çok yüzeysel ve kalıcı olmayan ilişkilerin
kurulmasıdır. Kampüs içinde ise engelli öğrenciler kendilerini oldukça güvensiz
hissetmektedir. Oysaki kampüsler bu öğrencilerin kendilerini rahat ve güvende hissedecekleri
kamusal alanlar olmalıyken, yemekhaneye ulaşmakta güçlük çekmeleri ve hatta arabaların
kendilerine çarpmaları ve saygısızca davranmaları öğrencilerin en çok yaşadığı güçlükler
arasındadır. Binaların içinde ise aynı şekilde odaları bulmakta, bir üst katlara çıkmakta
zorlanmaktadır. Tüm bunlar için öğrenciler kendi hayatta kalma stratejilerini geliştirmişlerdir
ve kendi yöntemleriyle çözümler üreterek günlük pratiklerini olağan hale getirmeye
çalışmışlardır.