Azimli M.(Yürütücü), Kamacı Pekgeçgil F. Z., Saylık M.
Diğer Özel Kurumlarca Desteklenen Proje, 2020 - 2021
slam dünyasında öteden beri “kötü niyetli araştırmacılar” olarak algılanan Oryantalistlerin İslam’la ilgili ortaya koydukları eserleri, İslam’ı kötülemek üzere yapılan çalışmalar olarak görülmüştür. Bu önyargı, İslam’ı bilimsel bir şekilde inceleyen kimi oryantalistler hakkında da kötü niyet aramaya neden olmuştur. Gerçi, bu algılamayı haklı çıkaracak birçok çalışma vardır. Batılı ilim adamlarının İslam dünyasında algılandığı gibi kötü niyetli olduklarını -ki içlerinde kötü niyetli olanları mutlaka vardır- farz etsek bile, bilim tarihimize hizmetleri inkâr edilemez. İslami ilimlerin gelişmesinde ve ilk elden kaynakların neşrinde yaptıkları hizmetler bile bunun göstergesidir.
Oryantalizmin İslami ilimlere katkılarına ilk elden verilecek bir örnek olarak, “Concordance”ı zikredebiliriz. Hadis alanındaki çalışmalarda büyük kolaylıklar sağlayan bu dev sistematik eser, yaklaşık 40 kişilik oryantalist bir grubun titiz çalışması sonucu meydana getirilmiştir. Ayrıca İslam tarihi alanında yapılacak olan bilimsel çalışmalarda mutlaka başvurulması gereken orijinal kaynakları ortaya çıkarıp ilk baskılarıyla hizmetimize sunmuşlardır. Bu eserlerden birkaç tanesini burada zikretmek istiyoruz: İbn Hişam’ın Siret’i 1860’ta Wüstenfeld, İbn Sad’ın Tabakat’ı 1904’de Sachau, Taberi’nin Tarih’i 1900’de Geoje, İbn Nedim’in Fihrist’i 1872’de Gustave Fluel, Yakut el-Hamevi’nin Mucemu’l-Buldan’ı 1873’de Wüstenfeld, İbnü’l-Esir’in el-Kamil’i Tornberg, Makdisi’nin Kitabü’l-Bed’ ve’t-Tarih’i Claman tarafından neşredilmiştir. Günümüze kadar yazılmış Arapça eserler hakkında bilgiler veren GAL’ı (Geschichte der Arabischen Litteratur) hazırlayanlar, kaybolmakta olan birçok el yazması Arapça eseri toplayıp kurtulmasını sağlayanlar, önemli sözlük çalışmaları yapanlar ve yine birçok esere tahkikler yaparak neşredenler onlardır.
Yukarıda zikrettiğimiz çalışmaların, özellikle çağdaş Müslüman alimlerin bilimsel çalışmalarına çok büyük katkı sağladığını belirtmemiz gerekir. Bir hakkı teslim etme
2
noktasında, onların mezkûr çalışmalarının sayesinde, tarihimizde karanlıkta kalmış birçok olayı öğrenip araştırma imkanına kavuşmuş olduğumuzu da itiraf etmemiz gerekir.
Esasen kötü niyetli olanlarla, bilimsel çalışmalar yapanları birbirinden ayırt edip bu insanları çalışmalarına göre değerlendirmek gerekir. Aksi takdirde İslami bilimlere birçok değerli katkıda bulunmuş olan bu insanlara haksızlık edilmiş olacaktır. Örneğin son yüzyılda yaşayan Philip Hitti, Henry Laoust, Adam Mez, Marshall Hodgson, T. Carlyle gibi müsteşriklerin eserleri dikkatli bir şekilde okunduğu zaman bunların sadece ilmi gerçekleri tespit etmek amacıyla çoğunlukla ön yargısız bir şekilde yazıldığı görülecektir. Hatta bu eserlerin sanki Müslüman bir yazarın kaleminden çıkmış gibi olduklarını bile söylememiz mümkündür.
Bu gerçekler ışığında batıda yapılmış kimi İslam araştırmalarını Türkçe ’ye yapılan çevirilerini neşretmeyi planlıyoruz. Bununla amacımız İlahiyat alanında bizden önce bir çok gerçeği tespit eden bu kişilerin eserlerinin neşredilerek kalitenin yükselmesini sağlamaktır.