Tağtekin D. (Yürütücü), Yılmaz Atalı P., Korkut B., Türkmen C., Tarçın B., Bilgin Göçmen G., et al.
Yükseköğretim Kurumları Destekli Proje, 2024 - 2026
En
yaygın ve en eski hastalıklardan biri olan diş çürüğünün, önlenmesi ve
tedavisi insan sağlığı ile yakından ilişkilidir. Diş çürüğünün
varlığını veya yokluğunu değerlendirmek için çeşitli tanı kriterleri
bulunmaktadır. Görsel muayene, klinik deneyime ve alınan eğitime dayalı öznel
bir yöntemdir. Çürük genellikle ısırma radyografisi
veya görsel inceleme ile tespit edilir. Ağız içi radyografi, çürük tespiti
için önemli bir tanı aracıdır. Klinik muayene radyografik muayene olmadan
yapıldığında çürük lezyonlarının yaklaşık %25 ila %42 arasında yetersiz
teşhis edildiği belirtilmiştir. Bununla birlikte, çalışmalar, kavitasyona
uğramamış başlangıç lezyonlarının saptanmasında radyografinin düşük
duyarlılığına işaret etmektedir. Yakın zamanda yakın kızılötesi görüntüleme
eklentisiyle çürük teşhis özelliği bulunan intraoral tarayıcılar
tanıtılmıştır. Yapılan bazı araştırmalarda erken mine lezyonlarının ısırma
radyografisine göre, yakın kızılötesi teknolojisi ile daha erken teşhis
edilebildiği belirtilmiştir. Bireye özgü dental tedavi planı yapmak için hem
klinik hem radyolojik hem de oral mikrobiyota verilerinin bir arada
değerlendirmesi gerekmektedir. Bu anlamda, bireylerin risk grubuna göre çürük
ve plak birikiminin mikrobiyota ile olan ilişkisi tam olarak aydınlatılmamıştır.
Bu çalışmanın amacı, ağız içi tarayıcıyı eklentisindeki yakın
kızılötesi teknolojisinin çürük ve plak belirlemedeki etkinliğinin, geleneksel
ağız içi muayene ve radyografik değerlendirme ile kıyaslamaktır. Ağız içi
tarayıcı bulgularıyla tükürük ve plak mikrobiyotası arasındaki ilişkinin
değerlendirilmesi amaçlanmaktadır. Lezyonlar, çürüğün derinliğine göre
erken mine lezyonları ve mine-dentin sınırını içeren lezyonlar olarak iki
grupta incelenecektir. Katılımcıların çürük risk grupları DMFT (D-Decay,
M-Missing, F-Filling, T-Teeth) skorlamasına göre belirlenecektir. Ağız içi muayene,
radyografik değerlendirme, anamnez formlarının doldurulması, ağız içi tarama,
çürük teşhisi, periodontal muayene ve plak görüntüleme sonrası gönüllülerden
toplanan tükürük ve plak örnekleri kullanılarak mikrobiyota (NGS) analizi
yapılacaktır. Gönüllülerin tükürük ve plak analiz sonuçları, DMFT skorları, ICDAS
(The International Caries Detection and Assesment System) skorları, plak-gingival
ve kanama indeksleri, tükürük akış hızı, oral hijyen alışkanlıkları ile ilişkilendirilecektir.
Veriler istatistiksel olarak analiz edilecektir. |