Sınıf öğretmeni adaylarının psikolojik iyi oluş halleri, mesleki kaygı düzeyleri ve özyeterlik inançlarının incelenmesi


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Marmara Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Temel Eğitim Anabilim Dalı, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2019

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: SERKAN SARITAŞ

Danışman: Gönül Sakız

Özet:

Bu araştırmanın amacı, sınıf öğretmeni adaylarının psikolojik iyi oluş halleri, mesleki kaygı düzeyleri ve özyeterlik inançları arasındaki ilişkileri incelemektir. Ayrıca belirtilen değişkenlerin çeşitli demografik değişkenler açısından farklılaşma gösterip göstermediği de incelenmiştir. Araştırmanın deseni ilişkisel tarama modelidir. Araştırmanın örneklemini, 2018-2019 eğitim öğretim yılında İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa ve Marmara Üniversitelerinde yer alan Temel Eğitim Bölümü Sınıf Öğretmenliği Anabilim Dalı ikinci, üçüncü ve dördüncü sınıflarında bulunan 169’u kadın ve 40’ı erkek toplam 209 öğrenci oluşturmaktadır. Araştırmada veri toplama aracı olarak, Ryff (1989) tarafından geliştirilen ve Türkçeye çevirisi Cenkseven (2004) tarafından yapılan Psikolojik İyi Olma Ölçekleri, Cabı ve Yalçınalp (2013) tarafından geliştirilen Mesleki Kaygı Ölçeği ve Özdemir (2008) tarafından geliştirilen Öz-Yeterlik İnancı Ölçeği kullanılmıştır. Araştırmanın amacına bağlı olarak uygulanacak istatistikî analizlerin, parametrik veya non-parametrik olma durumlarını tespit etmek için Kolmogorov-Smirnov ve Shapiro-Wilk testleriyle veri gruplarının normallik dağılımları incelenmiştir. Sınıf, cinsiyet ve genel not ortalaması değişkenleri için normallik varsayımı sağlanırken, yaş, mezun olunan lise türü, anne-babanın eğitim durumu, kardeş sayısı ve bölümü tercih sırası değişkenleri için normallik varsayımının sağlanamadığı görülmüştür. Sınıf öğretmeni adaylarının, cinsiyete ve genel not ortalamasına bağlı olarak psikolojik iyi oluş, mesleki kaygı ve özyeterlik inancı düzeylerinde anlamlı fark olup olmadığını araştırmak üzere bağımsız gruplar t testi uygulanmıştır. Adayların, okudukları sınıfa bağlı olarak, psikolojik iyi oluş, mesleki kaygı ve özyeterlik inancı düzeylerinde anlamlı fark olup olmadığını araştırmak üzere tek-yönlü varyans analizi (ANOVA) uygulanmıştır. Anlamlı fark bulunduğu durumda ise hangi gruplar arasında anlamlı fark olduğunu araştırmak üzere post-hoc Scheffe testi yapılmıştır. Öğrencilerin, yaş, mezun oldukları lise, anne-babanın eğitim durumu, kardeş sayısı ve şu an bulundukları lisans programını tercih etme sırasına bağlı olarak, psikolojik iyi oluş, mesleki kaygı ve özyeterlik inancı düzeylerinde anlamlı fark olup olmadığını araştırmak üzere Kruskal-Wallis H testi uygulanmıştır. Anlamlı fark bulunduğu durumda ise hangi gruplar arasında anlamlı fark olduğunu araştırmak üzere post-hoc Mann-Whitney U testi yapılmıştır. Sınıf öğretmeni adaylarının, psikolojik iyi oluş düzeyleri ile mesleki kaygı ve özyeterlik inancı düzeyleri arasındaki ilişkileri araştırmak üzere ise Pearson momentler çarpımı korelasyonu katsayıları hesaplanmıştır. Araştırmaya katılan sınıf öğretmeni adaylarının, psikolojik iyi oluş düzeylerinin demografik özelliklerine göre karşılaştırılması sonucunda elde edilen bulgular şu şekildedir: Sınıf öğretmeni adaylarının cinsiyeti, genel not ortalaması ve şu an bulundukları programı tercih etme sırası anlamlı farklılaşmaya neden olurken, sınıf düzeyi, yaşı, mezun olunan lise türü, anne-baba eğitim durumu ve kardeş sayısı ise kısmen veya tamamen anlamlı bir farklılaşmaya neden olmamıştır. Öğretmen adaylarının cinsiyeti psikolojik iyi oluş düzeyleri üzerinde büyük, genel not ortalaması ve programı tercih sırası ise orta derecede etkili olmuştur. Araştırmaya katılan sınıf öğretmeni adaylarının, mesleki kaygı düzeyleri, adayların yaşı, mezun oldukları lise ve anne-babanın eğitim durumu değişkenleri yönünden anlamlı farklılaşmaya neden olurken, sınıf düzeyi, cinsiyeti, genel not ortalaması, kardeş sayısı ve bölümü tercih sırası yönünden ise kısmen veya tamamen anlamlı bir farklılaşmaya neden olmamıştır. Adayların yaşı, mezun oldukları lise ve anne-babanın eğitim durumu mesleki kaygı düzeyleri üzerinde orta derecede etkili bulunmuştur. Sınıf öğretmeni adaylarının, özyeterlik inancı düzeyleri sınıf, yaş, genel not ortalaması, babanın eğitim durumu ve kardeş sayısı değişkenleri yönünden anlamlı farklılaşmaya neden olurken, cinsiyeti, mezun olunan lise türü, annenin eğitim durumu ve bölümü tercih sırası ise kısmen veya tamamen anlamlı bir farklılaşmaya neden olmamıştır. Öğretmen adaylarının sınıfı, yaşı, genel not ortalaması, babanın eğitim durumu ve kardeş sayısının özyeterlik inancı düzeyleri üzerindeki etkisi orta derecede tespit edilmiştir. Sınıf öğretmeni adaylarının, psikolojik iyi oluş düzeyleri ile mesleki kaygı düzeyleri arasında negatif yönlü ve zayıf ile orta güçlük derecesi arasında değişen anlamlı bir ilişki tespit edilmiştir. Adayların psikolojik iyi oluş düzeyleri artıkça, mesleki kaygı düzeyleri düşmüştür. Sınıf öğretmeni adaylarının, psikolojik iyi oluş düzeyleri ile özyeterlik inancı düzeyleri arasında pozitif yönlü ve zayıf ile orta güçlük derecesinde değişen anlamlı bir ilişki olduğu tespit edilmiştir. Öğrencilerin psikolojik iyi oluş düzeyleri artıkça, özyeterlik inancı düzeyleri de artış göstermiştir. Araştırmada elde edilen bulgular ilgili literatür bağlamında tartışılarak, araştırmacılara ve uygulayıcılara önerilerde bulunulmuştur. -------------------- The purpose of this research was to analyze the relationships among elementary teacher candidates' psychological well-being, occupational worry and self-efficacy levels. Also, it was examined whether the stated variables were differed based on various demographic variables. The research model was relational screening model. The sample consisted of 169 female and 40 male students studying in Istanbul and Marmara Universities in their sophomore (2nd), junior (3rd) and senior (4th) years in. The data gathering tools used in this research were Psychological Well-being Scale by Ryff (1989) translated to Turkish by Cenkseven (2004), Occupational Worry Scale developed by Cabı ve Yalçınalp (2013) and Self-efficacy Belief Scale developed by Özdemir (2008). The normality distribution the data groups were analysed using Kolmogorov-Smirnov and Shapiro-Wilk tests to determine appropriate parametric or non-parametric statistical analyses to be applied in this research. The normality assumptions were met for the factors of grade level, gender and general grade point averages but not for, age, the type of high school students graduated from, parents' educational status, the number of siblings and the order of the preference of the undergraduate program they were in. T test had been applied to independent samples to determine whether there were meaningful differences on elementary teachers candidates' well-being based on their grade point average, occupational worry and self-efficacy. One way analysis of variance (ANOVA) was applied to test if there were meaningful differences on candidates' well-being depending on their grade level, occupational worry and self-efficacy. Post-hoc Scheffe test was applied to understand the causes of meaningful differences in groups. Kruskal-Wallis H test had been applied in order to examine if there were meaningful differences on students’ well-being and occupational worry and self-efficacy depending on their age, the high school they graduated from, parents' educational status, the number of siblings and the order of preference of the undergraduate program they were in. Post-hoc Mann-Whitney U test was applied to investigate the causes of meaningful differences between groups. Pearson product-moment correlation coefficient was calculated to examine the connection between elementary teacher candidates' psychological well-being, occupational worry and self-efficacy. The findings related to the comparisons of elementary teacher candidates' psychological well-being based on their demographic features are as the followings: While elementary teacher candidates' gender, grade point averages, the order of the preference of the undergraduate program they were in caused meaningful differences, their class level, age, type of the high school they graduated from, parents' educational status and the number of siblings they had did not cause any meaningful differentations. Teacher candidates' gender was highly influentioal on their psychological well-being. Their grade point average and the order of preference of the department they were in were effective on medium level. While elementary teacher candidates' gender, grade point averages, the order of preference of the undergraduate program they were in resulted in meaningful differences, their class level, age, type of the high school they graduated from, parents' educational status and the number of siblings they had did not cause any meaningful differences. Teacher candidates' gender was highly influential on their psychological well-being. Their grade point average and the order of preference of the department they were in were effective on medium level. While elementary teacher candidates' self-efficacy belief levels caused meaningful differences in terms of class, age, general grade point averages, father's educational status and the number of siblings; their gender, the type of high school they were graduated from, mother's educational status and the order of the preference of the undergraduate program they were in did not cause any meaningful differences. Teacher candidates' class, age, general grade point averages, father's educational status and the number of siblings they had were medium level effects on their self-efficacy belief levels. A meaningful negative relationship between ''weak'' and ''medium'' power was found between elementary teacher candidates' psychological well-being and occupational worry levels. An increase in the candidates' psychological well-being levels resulted in a decrease in their occupational worry levels. A meaningful positive relationship between ''weak'' and ''medium'' power was found between elementary teacher candidates' psychological well-being and self-efficacy belief levels. An increase in the candidates' psychological well-being levels resulted in an increase in their self-efficacy belief levels. The results were discussed based on the related literature and the suggestions were offered for researchers and implementers.