The eu’s democracy promotion ın sub-saharan Africa through political conditionality : cases of Nigeria, Zimbabwe, Ivory Coast and Niger


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Marmara Üniversitesi, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2015

Tezin Dili: İngilizce

Öğrenci: Samiratou Dipama

Danışman: EMEL PARLAR DAL

Özet:

SİYASİ KOŞULLULUKTAN HAREKETLE AB'NİN SAHARALTI AFRİKA'DAKİ DEMOKRASİ TEŞViKİ: NİJERYA, ZİMBABVE, FİLDİŞI SAHİLİ VE NİJER ÖRNEKLERİ. Siyasi sartlılık prensibini AB’nin Saharaltı Afrika ile olan gelişim işbirliğinin bir parçası yapma fikri ilk olarak Lomé IV sözleşmesi ve onun devamında imzalanan 2000 Cotonou Anlaşmasına kadar dayanmaktadır. Bu çalışma, seçilen dört Saharaltı Afrika ülkesine (Nijerya, Zimbabve, Fildişi Sahili ve Nijer) AB’nin siyasi şartlılık prensibinin unsurlarından birini -“tutarlılık” unsurunu-, AB’nin söz konusu olan bu dört ülkede demokratik prensiplerinin çiğnenmesi ve yine AB’nin reaksiyonundaki farklılaşmalarının açıklayıcı faktörlerden haraketle bir kritik bir mukayesese yaparak inceleyecektir. İlk olarak, bu çalışmanın en önemli bulgusu AB’nin siyasi şartlılığının aynı demokrasi ve insan hakları ihlallerinin kimi zaman AB tarafından hiç bir reaksiyona mağruz kalmamasına yol açan çifte standartlı bazı uygulamalarının olduğudur. İkinci olarak, çifte standartları açıklayıcı faktörlerle ilgili olarak bu tezi daha önceki çalışmalardan ayıran en önemli özellik normatif ve etkililik faktörlerini AB’nin kendi çıkar odaklı amaçlarıyla birlikte incelemesidir. Bu çalışma, seçilen dört ülkeye uyarlanmak üzer altı tane hipotezi incelemektedir. Araştırmamızın sonuçları, her ne kadar çıkarlar hala önemli olsa da üç grupta topladığımız açıklayıcı faktörlerin (normatif, çıkarlar ve etkililik) AB’nin demokrasi teşvikle ilgili olarak amaçlarını göstermektedir. AB’nin çıkar odaklı davranışlarını, 2000-2005 döneminde Nijerya ve Fildişi Sahili’ne karşı pozitif yaptırımları devreye sokmasına rağmen, Fildişi Sahili ve Zimbabve’ye 2010-2011 arasında negatif yaptırımlı uygulamalar yapmasında görmekteyiz. Anahtar kelimeler: AB, Saharaltı Afrika, demokrasi teşviki, siyasi karşıtlılık, demokrasi, tutarlılık, normlar, çıkarlar, dış yardım, realizm, liberalizm, postpositivizm. ABSTRACT THE EU’S DEMOCRACY PROMOTION IN SUB-SAHARAN AFRICA THROUGH POLITICAL CONDITIONALITY: CASES OF NIGERIA, ZIMBABWE, IVORY COAST AND NIGER. The idea of including political conditionality into the EU’s development cooperation with Sub-Saharan Africa dates back to the revised Lomé IV convention, later consolidated by the 2000 Cotonou Agreement. The thesis examines the EU’s use of political conditionality in selected four Sub-Sahara African countries (Nigeria, Zimbabwe, Ivory Coast and Niger) along one line of investigation-the consistency aspect- through a critical comparison of the EU’s reaction towards the violations of the democratic principles that occurred in the selected cases and the explanatory factors of the eventual variations in the EU’s reaction. The first main finding is that the EU’s political conditionality is highly marked with “double standards” meaning that similar violations of human rights and democratic principles did not mostly lead to an even reaction from the EU. Second, on the explanatory factors of the “double standards”, the thesis breaks up with many earlier works by adding both normative and effectiveness factors to the self-interests goals of the EU. We have formulated six hypotheses that will be investigated in the four countries. The results of our investigation show these three group of explanatory factors (normative, self-interest and effectiveness) help understand the motivations of the EU, although self-interest factors prevail. This prevalence has been proven right in explaining the EU’s preference for positive measures towards Nigeria and Ivory Coast (2000-2005), and for negative measures against Ivory Coast (2010-2011) and Zimbabwe following the breaches that occurred. Keywords: EU, Sub-Saharan Africa, democracy promotion, political conditionality, democracy ,consistency, norms, interests, foreign aid, realism, liberalism, post-positivism