Ceride-i İlmiyye'ye göre Osmanlı son döneminde ilmiyenin işleyişi


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Marmara Üniversitesi, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2019

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: Hilal Akaslan

Danışman: TAHSİN ÖZCAN

Özet:

Osmanlı Devleti’nin son dönemi olarak adlandırabileceğimiz 1914-1922 (h.1332-1341) seneleri içerisinde Makam-ı Meşihat tarafından neşredilen Ceride-i İlmiyye, Meşîhat kurumunun yapısı ve işleyişi ile ilgili kıymetli evrakların yer aldığı önemli bir yayındır. Dergide, Makam-ı Meşîhat’in diğer nezaretler ile yapmış olduğu yazışmaların yanı sıra kanunlar, nizamnâmeler Osmanlı Devleti’nin son şeyhülislamlarının vermiş olduğu fetvalar, medreseler ile ilgili önemli bilgiler ve Dârü’l-Hikmeti’l-İslâmiyye teşkilâtı ile ilgili beyannâmeler ve makaleler yer almaktadır. Ceride-i İlmiyye’de yer alan önemli bölümlerden biri de “Tevcihât-ı İlmiyye” bölümüdür. Ceride-i İlmiyye’nin “Tevcihât-ı İlmiyye” metinlerinde ilmiyeye mensup kişilerin tayin, azil ve terfileri ile ilgili önemli bilgiler yer almaktadır. Bu çalışmada tevcihât metinleri incelenmiş ve burada geçen isimler ile bir tablo oluşturulmuştur. Mükerrer isimlerden oluşan bu tablo, ilmiyye mensupları ile ilgili bilgilerin daha rahat görülebilmesi için alfabetik olarak düzenlenip tevhid edilmiştir. Hazırlanan alfabetik tevcihât tablosunun sunmuş olduğu veriler ayrıca tahlil edilmiştir. 2440 kişinin yer aldığı alfabetik tablo sayesinde her biri ayrı ayrı numaralandırılan bu isimlerin ilgili dönem içerisindeki mesleki hareketleri ve bazı biyografik bilgileri de görülmektedir. Şeyhülislamlık tarafından 1914-1922 seneleri arasında yapılan tayinlerin tamamı tevcihât-ı ilmiyye bölümlerinde yer almamakla birlikte ekseriyetinin yayımlandığı söylenebilir. Bu bölümlerde kazaskerlik, kadılık, naiplik, müftülük, müderrislik, cuma vaizliği, Meşîhat dairesi memurluğu atamaları bulunmaktadır. Tevcihât metinleri incelemeleri sonucunda kadı, müftü ve müderris gibi memuriyetler arasında belirli vasıfları taşımak şartı ile esnek geçişlerin bulunduğu görülmüştür. 16.yy’da müderrislere ve sonrasında kadılara yapılan pâye tevcihlerinin Osmanlı Devleti’nin son döneminde ilmiyye teşkilâtı içerisinde oldukça yaygın olan bir uygulama hâline geldiği görülmektedir. -------------------- Ceride-i Ilmiyye, which is published by the Makam-i Mesihat in the last era of Ottoman Empire (1914-1922), is an important journal containing valuable documents about the structure and functioning of the Mesihat Institute. In addition to Meshihat’s correspondence with the other ministries, the Journal contains laws, policies, rulings given by the latest Shaykhs al-Islām (scolars of the Islamic sciences) of the Ottoman Empire, essential information about madrasas, and declarations and articles about the Institution of Daru’l-Hikmeti’l-Islamiye. One of the most important sections of the Ceride-i Ilmiyye is called “Tevcihat-i Ilmiyye”. In the texts of “Tevcihat-i Ilmiyye”, there are invaluable information about the process of appoitment, discharge and promotion of members of the ilmiye. This study presents an examination of tevcihat texts and it portrays a table of names mentioned in the document. The table of names, which contains recurrent names, is arranged and presented in an alphabetical order to make the information about the ilmiyye members more easily available. The data obtained from the alphabetic tevcihat table is separately analyzed. The alphabetically arranged table of 2440 people enables each name to be numbered individually, which in turn allows biography and professional conducts of each person to be found. It could be stated that not all appoitments made between 1914-1922 by the institution of sheikh of al-Islam could be found in the section of “Tevcihat-i Ilmiyye”, although most of them are published. In these texts, there are information regarding to the appoitments of military judges, judges, delegated judges, muftus, religious scholars, jumu’ah preachers and civil servants of the Mesihat. After the investigation of all tevcihat texts, it is found that alhtough they required certain skills and prerequisites, there was some flexibility to move between the positions of judgeship, office of mufti and religious scholar. It is also found that the paye tevcih that was given to religious scholars and later to judges in the 16th century started to become a more common application in the last era of the Ottoman Empire.