Akademik Veri Yönetim Sistemi
Tezin Türü: Yüksek Lisans
Tezin Yürütüldüğü Kurum: Marmara Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Türkiye
Tezin Onay Tarihi: 2019
Tezin Dili: Türkçe
Öğrenci: BETÜL KARAMAN
Danışman: Ergün Köksoy
Özet:21. Yüzyılda artan küresel rekabetle birlikte kurumların amaçlarına ulaşabilmesi için, hedef kitlelerini tanıması, anlaması ve beklentilerine cevap vermesi ihtiyaçtan öte bir zorunluluk haline gelmiştir. Telekomünikasyon ve enformasyon alanındaki teknolojik gelişmelerle birlikte, iletişim de küresel bir boyut kazanmıştır. Dolayısıyla halkla ilişkiler, stratejik iletişim yönetimi boyutuyla ön plana çıkmaktadır. Bu anlayıştan hareketle halkla ilişkilerin yönetim ve karar alma mekanizmasının bir parçası olarak konumlandırılması, akıllı, stratejik, tutarlı iletişim faaliyetleri ile desteklenmesi gerekmektedir. Günümüzde kurum ve kuruluşlar kadar, devletler düzeyinde de stratejik iletişim faaliyetlerine ihtiyaç duyulmaktadır. Dolayısıyla devletlerarası ilişkilerde cephe savaşları yerini, yumuşak güç ile mücadeleye bırakmıştır. Ancak bununla da yeterli kalmayıp, sert ve yumuşak güç unsurlarının aynı anda kullanılmasını ifade eden akıllı güç tanımının ortaya çıktığı görülmektedir. Bu nedenle devletlerin haklılıklarını ve politikalarını meşru zeminlere oturtarak destek sağlamaları, günümüzde halkla ilişkilerin ve onun bir uzantısı olan stratejik iletişimin bir sonucu olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu çalışmayla Zeytin Dalı Harekâtı özelinde sert ve yumuşak güç unsurlarının birlikte kullanılmasının incelenmesi imkânı oluşmuştur. Çalışmamızda 20 Ocak tarihinde Suriye’nin Afrin Bölgesi’nde TSK tarafından gerçekleştirilen Zeytin Dalı Harekâtı’nın stratejik iletişim bağlamında değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Bu süreçte uygulanan iletişim çalışmalarının, stratejik iletişim yönetimi faaliyetlerine uygun olup olmadığı araştırılmıştır. Bu amaçla harekâttan sorumlu resmi kurum ve aktörlerin çeşitli mecralarda paylaştıkları söylemlerin, literatürde yer alan James E. Grunig’in stratejik iletişim yönetimi modeli kapsamında tasnifi yapılmıştır. Twitter paylaşımları ve medya yansımalarının incelenmesi sonucu elde edilen bulgular betimsel analiz çerçevesinde söylem analiziyle değerlendirilmiştir. Yine bu kapsamda ilgili kurum yetkilileriyle yapılan mülakat görüşmeleri ile de çalışma desteklenmiştir. -------------------- With the increasing global competition in the 21st century, it has become a necessity for institutions to recognize their target audience, to understand and to meet expectations in order to reach their goals. Along with technological advances in the field of telecommunications and information, communication has also gained a global dimension. Therefore, public relations come to the forefront in terms of strategic communication management. With this in mind, public relations should be positioned as part of the management and decision-making mechanism and must be supported by smart, strategic and consistent communication activities. Today, there is a need for strategic communication activities at the state level as well as institutions and organizations. Thus the front wars were replaced with soft power struggling in interstate relations. However, it is seen that the definition of intelligent power has emerged, which is defined as the simultaneous use of hard and soft power elements. For this reason, the fact that states support their legitimacy and policies by placing them on legitimate grounds emerges as a result of public relations and strategic communication which is an extension of public relations. In this study, it was possible to examine the use of hard and soft power elements together in the operation “Zeytin Dalı”. The aim of the study is to evaluate the Operation “Zeytin Dalı” which was carried out by the Turkish Armed Forces in the Afrin Region of Syria on January 20, in the context of strategic communication, It has been investigated whether the communication studies applied in this duration are suitable for strategic communication management activities. For this purpose, the discourses shared by the official institutions and actors responsible for the operations in various media were classified within the context of James E. Grunigs strategic communication model in the literature. The findings resulting from the examination of Twitter shares and discourse analysis of media coverage were evaluated with discourse analysis within the framework of descriptive analysis. In this context, the study was also supported by interviews with the authorities of relevant institutions.