Tezin Türü: Tıpta Uzmanlık
Tezin Yürütüldüğü Kurum: Marmara Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Dahili Tıp Bilimleri Bölümü, Türkiye
Tezin Onay Tarihi: 2015
Tezin Dili: Türkçe
Öğrenci: ÖZDEN KILINÇ
Danışman: Kayıhan Uluç
Özet:
Fibromiyalji sendromu (FMS) ve miyofasiyal
ağrı sendromu (MAS), etiyopatogenezlerinde değişik faktörün suçlandığı, kronik,
yaygın ağrı sendromlarıdır. Bu faktörlerden bir tanesi santral sensitizasyon
mekanizmasıdır. Nosiseptif ağrı yolaklarındaki hipereksitabilite,
nosiseptörlerdeki uzun süreli eksitasyon ve kaslarda düşük eşikli
mekanoreseptörlerin varlığı ile tetiklenebilir.
Spontan ağrı olmadan, kaslarda ağrılı uyarana artmış yanıt olması, hem
FMS hem de MAS patogenezinde santral hipereksitabilitenin rolünün olduğunu
düşündürtmektedir. Kronik ağrının oluşum mekanizmasında, spinal ve
supraspinal mekanizmaların rolünün olduğu belirten birçok çalışma
bulunmaktadır. Nosiseptif lifleri ve
spinal ağrı yolaklarını değerlendirmenin yollarından bir tanesi, kutanöz sessiz
periyod (KSP) çalışmasıdır. Derideki duyusal bir sinirin uyarımının ardından, istemli
kas aktivitesinde kısa süreli duraklamadan oluşan KSP’nin; supraspinal
yolların kontrolü altındaki spinal inhibitor bir refleks olduğu bilinmektedir. Bu çalışmada,
FMS ve MAS’da spinal ağrı yolaklarının
değerlendirilmesinde KSP parametrelerinin tanısal yararlılığı ve elde edilen verilerin; klinik
tablonun şiddeti, ağrı seviyesi, olası eşlik eden depresif semptomlar ve uyku
bozukluğu gibi klinik parametrelerle olan ilişkisinin araştırılması
hedeflenmiştir.
Çalışmaya FMS tanılı 18-60 yaş arası 30 hasta, MAS tanılı
18-60 yaş arası 29 hasta ve 30 sağlıklı gönüllü alınmıştır. FMS hastalarında
üst ekstremite (ÜE) ve alt ekstremitede (AE) KSP süresinde kontrol grubuna göre
anlamlı ölçüde kısalma (ÜE p=0.005, AE p=0.034), latanslarda ise yine hem ÜE’de
(p=0.004) hem de AE’de (p=0.033) kontrol grubuna göre anlamlı ölçüde uzama
saptanmıştır. Benzer şekilde MAS hastalarında da, KSP sürelerinde ÜE (p=0.009)
ve AE’de (p=0.008) kontrol grubuna göre anlamlı olarak kısalma, latanslarda ise
anlamlı ölçüde uzama (ÜE p=0.034, AE p=0.049) saptanmıştır. Bulguların klinik
değerlendirme ölçütlerinin sonuçları ile korelasyonu araştırıldığında ise, FMS
hasta grubunda sonuçların KSP parametreleri ile pozitif ya da negatif
korelasyonu saptanmazken, MAS hastalarında ise boyun ağrısı ve dizabilite
indeksi (BDİ) ile ÜE KSP latansı arasında pozitif korelasyon saptanmıştır.
Sonuç
olarak, hem FMS hem de MAS hastalarında KSP sonuçlarının anormal olması olası
ince lif nöropatisi ve/veya spinal-supraspinal inhibitör
mekanizmalardaki patolojiye işaret etmektedir. Elde edilen veriler intraepidermal sinir lifi
analizi ve/veya korneal konfokal mikroskopi gibi objektif yöntemleri de içeren
ve daha geniş hasta grupları ile yapılan çalışmalarla desteklenmelidir.