Ortadoğu ülkelerinde karşılaştırmalı nüfus planlaması politikaları (Türkiye- Mısır örneği)


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Marmara Üniversitesi, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2001

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: Ömer Faruk Söylev

Danışman: AYŞEGÜL YARAMAN

Özet:

21. Yüzyılın ikinci yarısından itibaren, nüfus meselesi, bütün dünyayı meşgul eden bir konu haline gelmiştir. Zenginleşmiş sanayi ülkelerinde sosyo-ekonomik ve kültürel sebeplerle nüfus artış hızının düşmesine, hatta durma noktasına gelmesine karşın; gelişmekte olan ülkelerdeki nüfus artışının hızlanması, dünyada nüfus patlamasını doğurmuştur. Son elli yılda dünya nüfusunda görülen artış, inanılmaz derecede yükselmiştir. 1950 den bu yana dünyadaki nüfus artışı, 1950 yılına kadar geçen beşyüzbin yılda ulaşılan nüfus düzeyine eşittir. Konuya gösterilen bu büyük ilginin en belirgin örneği 1974 yılının Birleşmiş Milletler tarafından "Dünya Nüfus Yılı" olarak kabul edilmesi ve aynı yıl içinde Romanya'da dünyadaki bir çok ülke temsilcisinin katıldığı "Dünya Nüfus Konferansı"nın toplanmasıdır. Günümüzde karşılaşılan hızlı nüfus artışının en önemli özelliklerinden birisi, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde görülen farklılıktır. Avrupa'da nüfus artışı % 0.3 iken, Ortadoğu ülkelerinde ve Afrika'da bu oran % 2.9 dur. Bu bakımdan genellikle dünya nüfus kontrolü politikalarının hedefi Asya, Afrika ve Ortadoğu ülkeleri olmuştur. Ortadoğu ülkelerindeki hızlı nüfus artışı, bu ülkelerin nüfus politikaları geliştirmelerine ve bir takım önlemler almalarına yol açmıştır. Türkiye ve Mısır gibi ülkelerde, hızlı nüfus artışlarını kontrol altına alabilmek için yasal düzenlemelere gidilerek nüfus ve aile planlaması politikaları çalışmaları yapılmıştır. Diğer Ortadoğu ülkelerinde ise bölgenin siyasi, kültürel ve sosyo-ekonomik koşulları, onların etkin nüfus planlamaları geliştirebilecek politikaların oluşumuna imkan vermemektedir. Nitekim bugün Türkiye'de, her yirmi saniyede bir bebek dünyaya gelmekte, her gün gerçekleşen beşbin doğum sonucu, yılda bir milyon civarında nüfus artışı yaşanmaktadır. Türkiye'de Cumhuriyetin ilk yıllarında takip edilen nüfus artış politikası, 1960 dan sonraki beşer yıllık planlı dönemde Birleşmiş Milletlerin teşvikiyle doğum kontrolünü benimsemeye yönlenince, konu tartışmaya başlamıştır. Türkiye'de Cumhuriyetinin ilanından bu yana kabaca iki ayrı ve zıt hedefi amaçlayan nüfus politikası izlenmiştir. Bunlardan ilki, Cumhuriyetin ilk birkaç on yılında ülkenin nüfus miktarını arttırmaya; ikincisi ise Türkiye'de nüfus artış hızını bilinçli olarak yavaşlatmaya yöneliktir. Aynı şekilde günümüzde Mısır'ın da nüfusu hızlı bir biçimde artarak her 28 yılda bir iki katına çıkmaya başlamıştır. Nasır dönemi, Mısır'ın nüfus planlamaları açısından iki farklı politikaların uygulandığı dönemdir. Başkan Nasır iktidarının ilk yıllarında nüfusun artması yönünde halkından destek beklerken daha sonra artan nüfus baskıları ve sınırlı kaynaklar karşısında aile planlaması çalışmalarını büyük bir hızla ülke geneline yaygınlaştırma politikasını izlemiştir. Daha sonraki iktidarlar da bu politikaların verimliliğini daha da arttıracak tedbirler alarak etkin bir nüfus politikası sürdürmüşlerdir. Ancak Mısır'da aile planlaması konusunda yapılan bütün bu olumlu çalışmalara rağmen Mısır Hükümetince 2000 yılı rakamlarına göre yıllık nüfus artış hızı % 2.1 olarak açıklanmıştır. Aynı yıl Türkiye'de yıllık nüfus artış hızı ise % 1.5'dir. (Dünyada ortalama yıllık nüfus artış hızı % 1.7'dir.) Türkiye ve Mısır'da uygulanan nüfus politikalarını karşılaştırdığımızda uygulamalardaki pek çok benzerliklerin yanında, alınan sonuçlarda derin farklılıkların olduğu dikkatimizi çekmektedir. Bu durum, sanayileşme, kentleşme, eğitim, istihdam, toplumların aile yapıları ve kadınların konumunun güçlendirilmesi gibi çok boyutlu sosyo-ekonomik ve sosyo-kültürel sebeplerin, nüfus planlaması politikalarının sonuçlarını etkilediği gerçeğini önümüze çıkarmaktadır. Şu halde diyebiliriz ki; nüfus, geleneksel/tarım toplumlarında bütün planlama (sınırlama) çalışmalarına rağmen hızla artmaya devam ederken modern/sanayi toplumlarında ise bütün teşviklere rağmen yeterli bir artış yaşanmamaktadır. SUMMARY Since the second half of the twenty-first century, population has been an issue that is concerned by the whole world. Whereas the population growth rate has decreased, even stopped, in the developed and industrialized countries; the acceleration of population growth rate in developing ones has contributed to the enormous increase in population all over the world. In the last five decades the world population has generally excessively increased. The population growth since 1950 has been nearly equal to the population level that was achieved in 500 thousand years up to that year. The clearest example given attention paid to this matter is that the year 1974 was announced as "World Population Year" by the UN and in the same year in Romania delegates from many countries assembled in the "World Population Conference". One of the most important features of high population growth in today's world is the difference seen between developed and developing countries. Although the population growth rate in Europe is 0.3%, this amount is 2.9% in the Middle East and Africa. For this reason the aim of the world population control policies is about Asian, African and Middle Eastern countries. The highly increased population growth in Middle Eastern countries has led to develop new population strategies and take some precautions. In order to take overpopulation under control in countries such as Turkey and Egypt new rules and regulations have been established, with these legal procedures family planning policies have been applied. However, in the other Middle Eastern countries; political, cultural and socio-economic situations have not allowed the politicians to develop effective population policies. Nowadays in Turkey in every twenty seconds a baby is born, as a result of five thousand births in a day, there has been an increase in the country's population approximately by a million in each year. Since the declaration of the republic in 1923 in Turkey, mainly two population policies that are different from and converse to each other have been established. While the former was to increase the population growth during the first years of the Republic, the latter is to decrease the population growth rate deliberately. Likewise, population in today's Egypt has doubled by increasing in every twenty-eight years. The era of Nasir was the period in which two different population strategies were applied: President Nasir, during the first years of his presidency, wanted his people to support his aims to increase the population. However, due to increased population and limited resources, he had to spread the family planning policies to nation-wide level. The following leaders and politicians have continued to apply population policies by taking even more precautions to increase the effectiveness of his works. Despite all the positive efforts made in family planning in Egypt, the announced yearly population growth rate for the year 2000 by the Egyptian government was 2.1%. In Turkey the yearly population growth rate for the same year was 1.5% (The average growth rate was 1.7% in the world.) As far as the population policies in Turkey and Egypt are concerned, although there have been many similarities in applications, it is seen that the results from similar performances have shown clear differences. This condition indicates the fact that multi dimensioned variables such as industrialization, education, civilization, employment, family structures and place of women in the society have affected the outcomes of family planning processes. As a result it can be said that even though population has been increasing in traditional/agricultural societies despite the limitations, this cannot happen in modern/industrial ones despite encouraging policies to increase population growth rate.